Devletimizin ve milletimizin
bekası için FETÖ’yle mücadele elzem. FETÖ’yü her yerden spatulayla
kazır gibi bitirmek lazım. Tek bir FETÖ’nün bile
ülkede gerginlik ya da kötülük çıkarmak için yeterli olduğuna şahit
olduk! Bir savcı ve bir polisle istediğiniz kişiye
kumpas kurabilir, hayatını karartabilirsiniz.
17-25 Aralık sürecinde bir avuç kişi dışında kimse FETÖ ile mücadele etmedi. 15 Temmuz’dan sonra gerçek mücadele başladı. Ancak son iki yılda geldiğimiz aşamada özellikle FETÖ’nün iş adamlarına yönelik operasyonlarda ciddi soru işaretleri var. Mahkemeler tuhaf şekilde FETÖ şirketlerini sahiplerine iade ediyorlar. Bunun en son örneği Denizli’deki Aynes örneğidir.
17-25 Aralık sürecinde bir avuç kişi dışında kimse FETÖ ile mücadele etmedi. 15 Temmuz’dan sonra gerçek mücadele başladı. Ancak son iki yılda geldiğimiz aşamada özellikle FETÖ’nün iş adamlarına yönelik operasyonlarda ciddi soru işaretleri var. Mahkemeler tuhaf şekilde FETÖ şirketlerini sahiplerine iade ediyorlar. Bunun en son örneği Denizli’deki Aynes örneğidir.
Süt sektöründe Türkiye'de 4.
firma olan Aynes şirketi 17-25 Aralık
sonrası tarafını FETÖ oluşumundan yana kullandı. Son ana kadar
terör örgütünden ayrılmadılar. Aynes’i diğer yazımda detaylı
yazdım. Skandalın boyutunu göreceksiniz.
Bazı FETÖ’cü şirketlerin durumunu
kısaca özetleyelim.
İzmir’de Ahmet
Küçükbay örgüt üyeliğinden 6.5 yıl ceza aldı. Cezası
iyi hâlden 5.5 yıla düştü. Küçükbay’ın iyi hâli ne acaba, insan
merak ediyor! Şirketi daha İstinaf ve Yargıtay aşaması
tamamlanmadan kendisine iade edildi.
Samsun’da Simit
Center Unlu Mamuller’in sahibi Ahmet
Çakır 3 yıl 1 ay, Yeşildal
Hırdavat'ın sahibi Tayfur
Yeşildal 7 yıl 6 ay, Tozlu
Giyim'in sahibi Hüseyin Tozlu 3
yıl 1 ay hapse mahkûm edildi. Peki, şirketleri ne oldu? İstinaf ve
Yargıtay kararları beklenmeden sahiplerine iade edildi. Samsun’da
kim FETÖ’cü deseniz bu üç şirket ve sahiplerini elle
gösterirler.
Peki, Adana’da ne oluyor?
İnanamayacaksınız ama Adana’da FETÖ’den işlem görüp TMSF’ye
devredilen şirketlerin hepsi sahiplerine iade edildi. Adana’da, 25
Aralık veya 26 Aralık 2018’de yapılan mahkemelerde 54 şirket
üzerindeki TMSF kayyımı kaldırıldı. O şirketlerin tamamını
ekte sunuyorum. Bazılarının isimleri şöyle: Karteks,
Kardeşler Taahhüt Pazarlama, Vural Kimya, Tepebağ Yapı İnşaat,
Yağmur Mobilya, Ali Koçaklı, Emira Yapı, HMC Mobilya, Ser-er
Enerji, Milenyum Orman Ürünleri vb.
Demek ki FETÖ her yere sirayet
etmiş, Adana’ya edememiş. Adana’da FETÖ’cü şirket hiç yokmuş. Biz
yanlış biliyormuşuz. İstinaf ve Yargıtay beklenmeden şirketler
sahiplerine iade edildi. Adana gibi 4. ya da 5. büyük ilde FETÖ ile
iltisaklı tek şirket olmaması garip! Belki de yoktur da, biz
abartıyoruzdur. Neden olmasın?
Bu arada güvendiğim
kaynaklarımdan öğrendiğime göre Zonguldak’ta da FETÖ’cü şirketlerin
üstündeki TMSF kayyımı kalkmış. Mahkemeler çok iyi
çalışıyor(!)
Her gün haberlerde görüyoruz.
Hava Kuvvetleri’nde şu kadar, Kara Kuvvetleri’nde bu
kadar ByLock kullanıcısı ya da ankesörlü telefondan arayanlar
gözaltına alındı diye. Tamam, hepsi alınsın ama iş adamlarına niye
müsamaha gösteriliyor! Şirketleri niye iade ediliyor? Üç
ihtimal var. Birincisi, mahkeme heyeti kripto
FETÖ’cü ve intihar
ettiler. İkincisi, FETÖ borsası devrede.
Avukatlar üzerinden işler
hallediliyor. Üçüncüsü, siyasi el var.
Son ihtimali düşünmesi bile korkunç.
Ne hazindir ki, medyanın tamamına
yakını bu olayı görmüyor. Bizim taraf zaten bitik. Onlar Rusya,
Pentagon, İsrail ve Suriye'yi yazmakla meşguller. FETÖ’yle mücadele
diyeceksin ama FETÖ’cü devasa şirketlerin iade edilmesine çıt
çıkarmayacaksın. Olacak iş değil. FETÖ, FETÖ’yle mücadeleyi bu
kadar itibarsızlaştıramazdı!..
Aynes’te mahkeme skandalı
nasıl izah edilir?
Süt Sektöründe Türkiye'de 4. büyük şirket olan Aynes 17-25 Aralık sonrası FETÖ’ye desteğini hiç kesmedi. Aynes hakkındaki raporlarda inanılmaz bilgiler var.
Aynes’in patronu seçimler öncesi
çalışanlarını toplayıp oylarınızı asla AK Parti’ye
vermeyin diye not geçmiş. Başkan Erdoğan’ı dinleme
skandalına karışmış TÜBİTAK çalışanları Eren
Yazıcıoğlu ve Mekke
Yassıkaya’ya sahip çıkan ve bünyesinde istihdam eden
Aynes. ByLock kullanıcısı Mekke
Yassıkaya Aynes’te insan kaynakları müdürü olarak işe
başlamış.
Aynes daha sonra Fetullah Gülen
propagandası olan bir filmin çalışanlara ücretsiz bilet verilip
izlenmesi için baskı oluşturmuş. 15 Temmuz darbe girişimi
sonrası şirkete operasyon düzenlenmiş, şirket sahipleri ve
TÜBİTAK’ta böcek davasına karışmış kişiler dâhil 19 kişi
tutuklanmış. Aynes yönetim kurulu başkanı Nevzat
Serin cezaevi aracına kameralara doğru
Cumhurbaşkanımıza ithafen, “Aynes’i batıranlar
kıçlarına kına yaksın” diyecek kadar
pervasızlaşmıştır.
2 yıldır cezaevinde olan Aynes’in
patronu Nevzat Serin, kasım ayında
yargılanması devam ederken delil karartma şüphesi olmadığı
gerekçesiyle tahliye edildi. Tuhaf olaylar bundan sonra da devam
etmiş. Mahkeme şirketi sahiplerine iade etti. Bu kararı
veren Mahkeme Başkanı Faruk
Ceyhan davaya yeni atanan bir hâkim. Üyeleri
ise Alpaslan Kaçar ve Emine
Dok’tur.
Yargılaması bitmeden, İstinaf ve
Yargıtay süreçleri tamamlanmadan sanıklara bu şirket nasıl iade
edildi sorusu hâlâ muamma. Cezaevinden çıkan şirket sahibi
baskın yaparcasına fabrikaya girmiş, koltuğa oturmuş ve bir anda
çalışanlar karşılarında bu kişileri bulmuşlardır.
Kim bu şirket sahipleri, biraz da
onları tanıyalım...
Şirket sahibi Nevzat
Serin 17-25 Aralık sonrası Bugün
TV’ye çıkmış, açıkça FETÖ yanında olduğunu
göstermiştir. Nevzat Serin’in karısı 15
Temmuz'dan sonra yurt dışına kaçmış, tutuklamaya yönelik
araması var.
Oğlu Mehmet
Serin FETÖ yöneticiliğinden tutuklamaya yönelik arama
yakalaması olup yurt dışında firari. Kızı Hülya
Serin 15 Temmuz’dan sonra yurt dışına kaçmış,
tutuklamaya yönelik araması vardır.
Diğer oğlu Oğuzhan
Serin, Batum üzerinden yurt dışına kaçarken sahte
kimlikle yakalanmış ve tutuklanmıştır.
Damadı Emre Uyar 16 Temmuz
günü yurt dışına kaçmış, tutuklamaya yönelik yakalaması
vardır. Gelini Gizem Serin, Batum
üzerinden yurt dışına sahte kimlik ile kaçarken yakalanmış ve
tutuklanmıştır... Bu insanların aile boyu kaçması her şeyi
anlatırken, şirketin tekrar bu kişilere iade edilmesini nasıl izah
etmek gerekir? “Biz akıllanmadık, bize bir daha
darbe yapın” mı demek isteniyor acaba?
Sonuçta değişen bir şey olmadı.
Hapisten çıkan tüm kişiler, TÜBİTAK böcek dinlemesine karışanlar
dâhil şirkette yönetime yeniden geçtiler. Skandallar bitmek bilmedi
tabii.
FETÖ bağlantılı yönetim işbaşı
yapar yapmaz Aynes’e bağlı Gürcistan’daki bir kişiye para transferi
yapmayı denemiş. Bu kişi terör örgütü yöneticiliğinden tutuklamaya
yönelik yakalaması olup yurt dışında firari
olan Hüseyin Civan isimli şahsın ta
kendisi. Dış ticaret müdürü olayın farkına varmış ve para
transferini engellenmiş. Yapılan sorgulamada Hüseyin
Civan’ın Mehmet Serin’in kayın
biraderi olduğu anlaşılmıştır. Konu mahkemeye intikal ettirilmiş, 3
kişilik denetim kayyumu atanmıştır. Bunlardan biri
defterdarlık çalışanı, ikisi sivildir. Ancak şirkette yönetim
hâlâ FETÖ’den yargılaması devam eden
kişilerdedir.
Bu skandallar zincirine imza atan
mahkeme heyeti artık Adalet Bakanlığı ve HSK’nın konusudur. Ancak
bu skandal kararlar millette rahatsızlık ve güvensizlik
oluşturuyor. FETÖ ile mücadele iş adamları alanında ivme kaybetti.
FETÖ’nün ekmeğine yağ süren kararlar millete nasıl izah edilir,
bilmiyorum.