Son yazımda da ifade ettiğim gibi Ordu, Emniyet ve Yargı gibi en hassas kurumların bile ciddi miktarını ele geçirebilen Fethullahçı terör örgütü diğer bürokratik mekanizmaları zaten fındık fıstık niyetine ele geçiriyordu. RTÜK ve BTK da bunların başında gelen iki kurum. Türksat’ta da ciddi oranda bir Fethullahçı kadrolaşma mevcut. RTÜK ve BTK’nın ise bürokratik kadrolarının yüzde 90’dan fazlasının Fethullahçılardan müteşekkil olduğu resmi istihbarat raporlarına bile yansımış durumda. İşte o yüzden RTÜK hala FETÖ kanallarının karasal yayınla propaganda yapmasına imkan tanıyor. Hala lisanslarını iptal etmiyor. RTÜK’teki AK Parti üyeleri de bu rezalet karşısında hiçbir şey yapmıyor, hatta tam tersi yapıldığına dair elimde belgeler var.
Zaten Davut Dursun döneminde her zaman Fethllahçı çete korundu ve kollandı. Diğer üç partinin üyelerinin FETÖ tarafından kontrol edildiği zaten tüm devlet istihbaratının bildiği olgu. Peki AK Parti üyeleri FETÖ’ye karşı esaslı mücadele veriyor mu? Bana göre hiçbiri vermiyor. Evet istisnasız hiçbirinin dik durmadığını düşünüyorum. Bu konuda da çok somut belge var elimde.
Elimdeki belge RTÜK’ün 21 Ekim 2015’te oybirliğiyle aldığı skandal karardır. Üst Kurul 21 Ekim 2015’te oybirliğiyle Samanyolu Haber Radyo ve Dünya Radyo isimli Fethullahçı terör örgütü teşekküllerinin lisansını uzatmıştır. 1 Kasım’a sadece 10 gün kalan, RTÜK denen, yakında lağvedilecek kurum bu rezalete imza atmıştır. Daha ne söylenebilir? Cumhurbaşkanımız RTÜK’ün toptan lağvedilmesi gerektiğini söylerken işte bu sebeple çok haklıdır ve RTÜK kesinlikle lağvedilecektir. O FETÖ krargahına giden sözde AK Parti kökenli üyeler de FETÖ tarafından büyüleniyor ve gördüğünüz gibi FETÖ’nün yayın organlarının lisansını uzatma ihanetine onay veriyor.
Yazımın yanında bu belgeyi önemli yerlerini sarı ile çizerek size sundum. Maalesef AK Parti’den 1 üye, evet 1 üye bile bu rezalete itiraz etmemiştir. Benim RTÜK yazılarım üzerine makam korkusundan beni 50 kaynaktan aratmayı biliyorlar ama 21 Ekim 2015’te gözlerinin önünde FETÖ organlarına dair bir lisans belgesi geliyor ve utanmadan FETÖ organlarının lisansını uzatıyorlar. FETÖ’nün tüm yayın organları hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ve Sulh Ceza Hakimliği’nin kararı çok açık. Resmi savcılık ve hakimlik kararı gereğince FETÖ’ye bağlı medya kuruluşlarının lisansının iptal edilmesi hukukun bir emri. Aynı şekilde Türkiye Cumhuriyeti kırmızı kitabına FETÖ’nün en tehlikeli terör örgütü olarak girdiğni bilmiyor musunun ey sözde AK Parti kontenjan üyeleri?