Geçen yazımda mizaha kaçıp
ebegümecinin faydalarını yazdım diye kimileri rahatlamış duyduğuma
göre. “Oh artık diğer yazarlar gibi eften püften yazılar
yazacak Cem Küçük” diye sevindirik olmuşlar. Hiç merak
etmeyin sayın okurlarım. Ben tek kişi kalsam da aslanlar gibi
mücadeleye devam edeceğim. Bu ülkede yapılanlar, yapanın yaptığının
yanına kazanç kalmayacak. Şunu herkes kafasına yazmalı: Türkiye’de
yaşayan hiç kimsenin bu milletin millî ve manevi değerlerine
hakaret etme ve aşağılama hakkı yoktur. Bu suçu işlemeye kalkan hem
hukuken hem ahlaken bedelini öder. Çünkü Türk milleti şerefli ve
namuslu bir millettir. Cezmi Ersöz denen "medeni
ölü" tipin Hakan Gence denen "tuhaf
muhabir"e verdiği röportaj tam bu türden bir
iştir.
Hürriyet gazetesi, bu milletin
ahlak ve namus değerlerini ayaklar altına alan bu işin bedelini
ödetmelidir. Hem Hakan Gence hem de Çınar Oskay bu işten birinci
dereceden sorumludur. Sayın Vahap Munyar bu millet size değer
veriyor. O konuma getiriyor. Ama eşini başka bir erkeğe
pazarlamanın övüldüğü bu şerefsizliği yapan Çınar Oskayları
korursan insanlar bunu başka türlü yorumlar! Sayın Demirören
CEO’su bu millet sizi yerli ve millî bir adam olarak biliyor
ama gereken yapılmazsa, insanlar sizin için yerli ve millî bir
adam değil diye konuşulur. O zaman “eşini başka erkeğe
pazarlamanın övüldüğü” bu işin sorumluları Hürriyet’i
yönetenler tarafından korunuyor diye anlaşılır.
Ayrıca Sayın Demirören CEO’su,
siz Demirören Ailesi’nin itibarını korumakla da görevlisiniz.
FETÖ’ye yardım ve yataklıktan 2 yıl 6 ay hapis cezası almış
Kadri Gürsel denen mücrim yeni çıkan kitabında hem Rahmetli Erdoğan
Demirören’e hem de Sayın Yıldırım Demirören’e ağız dolusu
hakaretler ediyor ve aleni iftiralar atıyor. Primitif
intikam dürtüleriyle Demirören Ailesi’ne saldırıyor Kadri Gürsel.
Bir Demirören çalışanı olan İsmail Saymaz ise bu kitabın PR’ını
yapıyor Twitter hesabından.
Türk milletinden beş gündür
yüzlerce telefon aldım. Hürriyet gazetesine çok tepkili
insanlarımız. Mağden ve Cezmi Ersöz skandalı yüzünden. Sayın Vahap
Munyar, gazetenizde yapılabilecek en iğrenç şey yapıldı ve eşini
değiştirme ahlaksızlığı, “Eğitim seviyesi yüksek insanlar
bunu yapar” diyerek övüldü. Türk milleti asla bunu
affetmez. Bu onursuzluğu yaptıran Mehmet Yakup Yılmaz’ın yeğeni
olmak dışında bir yeteneği olmayan Çınar Oskay denen tip. Bu
kepazelikten ötürü hiçbir özür de dilemeyecek kadar yüzsüz bir
adam.
Cumhurbaşkanımıza hakaretten
yargılanan bir diğer "medeni ölü" Perihan Mağden’i
de mezarından kaldıran yine Hürriyet gazetesi. Yaşayıp yaşamadığı
belli olmayan Mağden, Cumhurbaşkanımıza “vahşi
hayvan” diyerek hakaret etti. Ayrıca 17-25 Aralık FETÖ
darbesinin en net destekçilerinden biri bu kadın. Vahap Munyar ve
Sayın CEO bu duruma ne diyorsunuz? Aynı gün Hürriyet gazetesinde
hem eş değiştirme övüldü hem de Cumhurbaşkanımıza “vahşi hayvan”
diye küfreden Mağden’in yazısı manşete çekildi, farkında
mısınız?
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan bile
Ersöz ve Mağden rezaletini görmüş ve kendi gazetesiyle ters manuel
yaparak dalga geçiyor. “Ölü Ozanlar Derneği”
filmini çok severim diye ironi yaparak Mağden ve Ersöz skandalı
için Çınar Oskay’a iğneyi batırıyor. Medeni ölü tipleri mezardan
kaldırdın diye benim üslubumu da kendine transfer ederek Hürriyet
Pazar’ı yerden yere vuruyor. Ahmet Hakan bile görmüş bu
kepazeliği. Vahap Munyar ve CEO siz görmüyor musunuz? Ben
eğriye eğri doğruya doğru derim. Helal olsun Ahmet Hakan.
Aferin.
Sözün özü:
Hürriyet gazetesi Türk milletinin manevi değerlerine savaş açan iki
büyük skandala imza atmıştır. Sorumlusu bellidir. İsmail Saymaz ise
Demirören Ailesi’ne hakaret eden FETÖ’ye yardım ve yataklıktan
hükümlü Kadri Gürsel’i övmüştür. Bu hakaretleri bildiği hâlde
övmüştür. Bu ülkede artık herkes yaptığının bedelini
ödeyebilmelidir.