31 Mart’ta yapılan İstanbul
seçimlerine AK Parti’nin yaptığı itirazdan sonra YSK’nın gerekçeli
kararı önemliydi. YSK “İstanbul genelinde 123 sandıktaki sandık
kurulu başkanlarıyla ilgili şaibe var” dedi. Bu sandık kurulu
başkanlarını atayan da ilçe seçim kurullarıydı. YSK’nın gerekçeli
kararında sandık başkanlarını belirleyen ilçe seçim kurullarında
kusur bulunmuştu.
Gerekçeli karar açıklanır
açıklanmaz ben hemen AK Partili yetkililerin ilçe seçim
kurullarıyla ilgili HSK’ya şikâyet etmesi gerektiğini söyledim.
Eğer ilçe seçim kurullarının atayacağı sandık görevlileri yeniden
görev alırsa bunun şaibe oluşturacağını söyledim. Mesela seçim 2-3
bin farkla bitse ve bir iki sandık görevlisi kamu görevlisi olmasa
yeniden seçim gündeme gelebilir. Bu iş bitmeyen seçime
döner.
AK Parti ilçe seçim kurullarıyla
ilgili şikâyette bulunmamıştı. Ne zamana kadar? YSK’nın iki gün
önceki tuhaf kararına kadar. Yüksek Seçim Kurulunun cumhuriyet
savcılığınca soruşturma açılan ilçe seçim kurulu başkanı, seçim
müdürü ve seçim personelinin, 23 Haziran'daki yenilenecek seçimde
de görevlerine devam etmelerine karar vermesi kendi gerekçeli
kararlarıyla çelişen bir durum oldu. Hem ilçe seçim kurullarını
gerekçe gösterip seçimi yenile hem de onların yeniden görev
yapmasının önünü aç. Olacak iş değil.
Nitekim Binali Yıldırım bu duruma
itiraz etti. CHP zaten hayatının fırsatını buldu. Üzerinde tepinip
duracaktır. Ekrem İmamoğlu için YSK’nın böyle bir kararı bulunmaz
fırsat. Peki şimdi ne olacak? YSK bu işi HSK’ya götürecek. HSK
mevcut ilçe seçim kurullarındaki hâkimleri görevden alıp yerine en
kıdemli üyeleri atayacaktır. Olay bundan ibaret.
Dün Başkan Erdoğan da YSK’nın
kararının anlamsızlığına işaret etti. YSK seçimlerdeki en yetkili
mercii. Kararları başka bir yargı mekanizmasına götürülmüyor. O
yüzden verdiği her karar hayati önemde.
Türkiye’de genel olarak yargı
kararları eskiden beri tartışılıyor. Yüksek yargı çok çelişkili
kararlar veriyor. Danıştay da, Anayasa Mahkemesi de, YSK da
verdikleri kararlar yüzünden sürekli eleştiriliyor. Yeni yargı
paketi umarım bunu halleder. Yoksa yargıya güven tam tesis
edilmedikçe her seçim, her mahkeme kararı sürekli
tartışılır.