Dün Amerika’da enflasyon rakamları açıklandı ve son 40 yılın en yüksek oranına tırmanarak yeni bir rekor kırdı. Mart ayına kadar geçen son bir yılda tüketici fiyatları yüzde 8,5 oranında yükseldi.
Bir yıllık fiyat artışı en son Aralık 1981'de Ronald Reagan döneminde bu kadar yüksek kaydedilmişti.
Dünyanın en güçlü ekonomisine sahip ülkesi Amerika hem pandemiden hem Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden etkilendi. Yüzde 8,5 ortalama enflasyon. Gıda ve enerjide enflasyon çok daha fazla.
Aynı durum Avrupa ülkeleri için de geçerli. Ekonomistler Ukrayna savaşının tırmanışa geçirdiği akaryakıt fiyatlarının enflasyon rakamını da şahlandırdığını söylüyor. Tırmanan enflasyon sebebiyle geçen ay ABD Merkez Bankası üç yıl aradan sonra ilk kez faizleri yükseltmişti. AB ülkeleri de faizleri artırmayı düşünüyor.
Şimdi böyle yazınca, “Bize ne Amerika’dan” diyenler çıkacaktır. İyi de arkadaş her yerde enflasyon var. Hayat pahalılığı her ülkeyi yakıyor.
Yabancı medyaya bakmayanlar sadece Türkiye’de enflasyon var sanıyor. Muhalifler de dünyadan örnek verilsin istemiyor.
Dünyada hiç sıkıntı olmasa, sadece bizde olsa anlarım eleştiriyi. Dersin ki iktidar yönetemiyor. Ama öyle değil. Sıkıntı tüm dünyada.
Her şeyin bir sebebi vardır. Yüksek enflasyonun da sebepleri var. Küresel tedarik zincirinin kırılması, artan enerji maliyetleri, lojistiktik ve taşıma giderleri ve ham maddenin pahalılaşması.
Türkiye 850 milyar dolarlık ekonomi. Etkilenmesi daha fazla. 3-4 trilyon dolarlık ekonomi olsak daha az hasarla atlatırdık. Elbette yüzde 60 enflasyon gerçekten yüksek. Bizim kapasitede bir ekonomi için olması gereken rakam yüzde 25-30 seviyelerinde.