Dün İslam İşbirliği Teşkilatı zirvesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasını dinlerken, uzun zamandır teorik olarak yazıp anlattığımız, 20. yüzyılın siyasi ve iktisadi paradigmasının bitmekte olduğu gerçeğinin artık teoriden pratiğe geçmekte olduğunu düşündüm. Yüzyılın hemen başında Osmanlı İmparatorluğu’nun Balkanlar’dan, Ortadoğu’dan çekilmesinin sağlanması, Sovyetler'in aynı zaman diliminde ortaya çıkması bu yüzyılın siyasi ve iktisadi çizgilerini belirledi. Sovyetler, “liberal” dünyanın anti-tezi olarak, Batı saldırganlığını meşrulaştıran bir rol oynadı. Sovyetler'in bu rolü ve Ortadoğu’da petrol kaynaklarının İngiltere tarafından tespit edilmesi Avrasya bölgesini dünyanın siyasi ve iktisadi merkezi haline getirdi.