Damat Ferit Paşa yıllarca Müslümanların sırtına bir kambur olarak kondu.
Güya o zamanların dindarları, Padişah ve Damat Ferit Paşa ile birlikte hareket etmiş, Yunan ve İngilizlerle Milli Mücadele aleyhine işbirliği yapmışlar.
Kemalist Eğitim sistemimiz, 1923 den beri bu tezi işliyor.
Halbuki İlk meclisin nerdeyse yarıdan fazlası dindar, sarıklı mücahit, milletvekillerinden oluşuyordu.
Mehmet Akif, bütün Anadolu'yu cami cami gezerek Milli mücadeleye destek istiyordu.(İstiklal Marşı şairimiz, bunun mükafatı olarak, savaş sonrası Mısır'a sürgün gitmiş, cenazesine devlet baskısı nedeniyle kimse katılamamış, cenazesini dört hamal bir lokantanın önüne getirip bırakmıştı.)
Medine Kahramanı Fahrettin Paşa savaştan kaçanları kendi ellerimle asarım diyecek kadar milli mücadelenin ateşli bir savunucusu idi. (Fahrettin Paşa savaştan sonra Afganistan'a sürgüne gönderildi.)
Mustafa Kemal'i Anadolu'ya Milli Mücadele için bizzat Padişah göndermişti.
Damat Ferit Paşa ise, Feylezof Rıza Tevfik'in anılarına göre, dindar olmak bir yana, yurt dışı gezilerinde sakınmadan domuz eti yerdi.
Baykal'ın uçkuru, FETÖ'ye dolandı
Kemalist-Laikçi zihniyet, artık hiçbir şey üretemiyor. Türkiye için, hiç bir projeleri, vaatleri, yok.
Esasen, Sovyetlerle birlikte, ideolojik olarak çöktüler.
FETÖ' ye tutunmasalar, kendi başlarına muhalefet bile olamıyorlar.
Dün assolist iken bugün FETÖ' ye vokalist oldular. Kendileri için çok acıklı bir durum, ne idiler, ne oldular?
28 Şubat'ın şahinleri, FETÖ'ye bülbül oldular!
Kılıçdaroğlu, FETO' ya şakird oldu.
Baykal uçkurundan FETÖ'ye dolandı.