Daha dün Ahmet Türk’ün şivesiyle alay edenler, Meclis kürsüsünden Kürtleri kast ederek ancak hizmetkar olabilirler diyenler, tarihin hiçbir döneminde asla faşizmle anılmayacak Türklüğü Kürtler için bir işkence kavramına dönüştürenler bugünün HDP aşıklarına dönüşmüş durumdalar.
İstanbul ve Ankara belediyelerini kazanmak için kurulan nikâhla bu ulusalcı kırması faşistlerin gözünde “kıro” olmaktan kurtulan Kürt seçmen, seksen yıl kendisine efendilik yapanların kirli oyununu göremiyor.
Veya Joe Biden’ın söylediği “çalışılacak muhalif unsurlar” emrivakiyle mecburi ittifak yüzünden nikâh kıydılar. O kadarını da bilemem artık…
Sayılarda yanlışlık yoksa, Kobani kalkışmasında 46 kişi hayatını kaybetti. 212 ilkokul, 3.000 işyeri, 263 kamu binası, 190 banka şubesi, 75 PTT şubesi, 80 parti binası, 340 sivil otomobil, 216 resmi araç, 30 dernek binası yakıldı, yıkıldı…
Yaşadığımız herhangi bir olay sonrası, yılın 365 gününü “Dünya geri zekâlılar günü” kıvamında kutlayan çakma çağdaşların ilk tepkisi şu oluyor:
“Neden şimdi? Çok manidar!”