Cengiz Gülaç Nethaber

Üç dava arkadaşının hikayesi

Tarih 15 Temmuz 2016’ydı. Sıcak bir yaz akşamıydı. Hiç kimse batmakta olan güneşin Türk tarihine şerh düşülmüş bir kahramanlık hikâyesinin sabahına doğacağını...

15 Temmuz 2020 | 2.496 okunma

Tarih 15 Temmuz 2016’ydı. Sıcak bir yaz akşamıydı. Hiç kimse batmakta olan güneşin Türk tarihine şerh düşülmüş bir kahramanlık hikâyesinin sabahına doğacağını bilmiyordu.

            Erol, oğlu Tayyip’le birlikte Altunizade’deki evindeydi.

            Ne düşünüyordu, bilmiyoruz…

            Şehitler sonsuz nura koşarken ne hisseder, bilmiyoruz…

            Kalbe seslenen İlahi bir emir midir canları vatan uğruna feda ettiren, bilmiyoruz…

            Bildiğimiz, bizler şehitleri ölü zannederiz ama aslında onlar diridirler, Rableri tarafından rızıklanırlar. Şehitler Peygambere komşudurlar…

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kemal Kılıçdaroğlu efsanesi beni ağlattı! 19 Mayıs 2021 | 1.198 Okunma Babacan’ın ihanet itirafını dazlak şaşkınlığıyla karşılamak! 12 Mayıs 2021 | 1.607 Okunma Cumhurbaşkanı adaylarını gördünüz mü, hepsi de birbirinden komik! 10 Mayıs 2021 | 4.146 Okunma Ekrem İmamoğlu’nu uzaylılar kaçıracakmış! 07 Mayıs 2021 | 638 Okunma Kılıçdaroğlu’na yapılanlar artık ayıp olmaya başladı! 05 Mayıs 2021 | 3.561 Okunma