Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın “Uygulama aynen
devam edecek” açıklamasıyla zayıflamış olsa da, henüz bir KHK
çıkarılmadığı için konuyla ilgili umudumuz hâlâ var.
Bakanlar Kurulu, KHK ile yaz saatini kalıcı hale getirecek, böylece
yasal engelleri de aşmış olacak.
Dünya genelinde 22 Ekim’de kış saati uygulamasına geçilecek. KHK
henüz çıkmadı, Kaf Dağı’nın ardında da olsa hâlâ bir umudumuz
var...
Anneler belki son dakikada engel oluruz diyerek Change.org’da
başlattıkları imza kampanyasına hız verdiler.
Change.org’da bu konuyla ilgili başlatılmış 10’a yakın farklı
kampanya var.
Çoğunda da on binlerce imza toplanmış.
Şimdi bu kampanyaları açan anneler bir araya gelerek, bütün
imzaları tek kampanya altında toplayacaklar.
Seslerini daha gür çıkaracaklar.
Bence bu konuda geç bile kaldılar. Hangi anne-babayla konuşsam bu
konuda dertli.
Milyonlarca çocuk mağdur. Herkes “Israrcı olmayın” diyor ama dönüp
bakan yok.
Anneler isyanda...
Bunca annenin sesine kulaklarınızı tıkayamazsınız...
Sosyal medyayla mesafeli ilişki
Cem Yılmaz’dan sonra Mabel Matiz de sosyal medyayla arasına
mesafe koydu.
Twitter’da bugüne kadar yaptığı tüm paylaşımları sildi, sayfasını
sadece duyurular için kullanacak artık.
Bunun gerekçesini de dün Kelebek’te Sinem Vural’a “Linç kültüründen
sıkıldım. Oradaki gergin ortamı sevmiyorum” diyerek açıkladı.
Cem Yılmaz’dan sonra Mabel Matiz’e de aynı şeyi söylüyorum.
Bir ünlü sosyal medyasız olamaz... Olmamalı...
Ama sosyal medyayla ilişkisi de seviyeli olmalı!
Mabel Matiz için söylemiyorum bunu ama yediği, içtiği her şeyi
paylaşan, her halini gözler önüne seren ünlü takipçilerinin gözünde
‘arkadaş’ seviyesine geliyor.
Adam lise arkadaşına nasıl eşek şakası yaparsa, ünlüye de yapmayı,
dangul dungul konuşmayı kendinde hak görüyor.
Mabel Matiz’in yaptığı doğrudur.
İçli dışlı olmak ünlüyü ne kadar yorarsa, sosyal medyayla mesafeli
ilişki ünlüyü o kadar üzmez!
Yılın aşuresi
İnsan çocukluktan beri alıştığı lezzeti aradığından herkes için
en iyi aşure annesinin yaptığı aşuredir.
Benim için de öyle. Sonra rahmetli anneannemin aşuresi gelirdi.
Üsküdar’daki Kanaat’in aşureleri iyiydi, son yıllarda bozdular
ama.
Beyoğlu’ndaki Lades ise hâlâ anne aşuresine en yakın aşureyi
yapıyor.
Ama bugüne kadar gördüğüm en iyi aşure, Selin Gökbakar’ınki
oldu.
Şahan Gökbakar ve eşinin sosyal medyadaki yemek maceraları
meşhur.
Selin Gökbakar bu kez yaptığı aşurelerle mutfak sanatlarında
zirveyi zorladı.
Lezzetini bilemiyorum ama en azından görüntü olarak yılın aşuresi
diyebilirim.
Şair!