Bu fotoğraf Ankara Yenimahalle’de 10 Nisan akşamı çekildi...
Semt halkının sokak köpeklerinden şikayeti ayyuka çıktı ve konu
medyaya kadar yansıdı...
Yenimahalle’de oturanların korkudan sokağa çıkamadıkları, problemin
uzun süredir devam ettiği konu oldu haberlere...
Yine hiçbir yetkili önlem almadı...
22 Mayıs akşamı Yenimahalle’de oturan dayısının evine iftara giden
21 yaşındaki Ömer Yıldıran’a semtte başıboş dolanan işte bu sokak
köpekleri saldırdı...
O sırada oradan geçmekte olan bir sürücü aracını köpeklerin üzerine
sürmese 20-25 köpeğin saldırdığı genç belki de hayatını
kaybedecekti.
Bunu niye anlattım?
Ömür Gedik’le Hıncal Uluç arasında sürüp giden “sokak köpeği
tartışması”nda arabulucu olmak için.
Ömür “Sokak köpeklerine sahip çıkalım” diyor, bu alanda kurduğu
HAÇİKO diye bir derneği bile var...
Hıncal Abi ise “İnsan daha önemli. Sokak köpekleri başıboş gezemez,
tehlike ve hastalık saçıyorlar” diyor...
Yenimahalle’de hafta başında yaşanan bu son olay kimi haklı
çıkarıyor peki?
Sokak köpeklerine sahip çıkalım diye 21 yaşındaki gencin başkentin
orta yerinde parçalanmasına göz mü yumacağız?
Bunu bahane eden belediyelerin barınaklara tıktığı zavallı
hayvanları eziyet içinde öldürmesine ses çıkarmayacak mıyız?
İkisi de değil...
Hem insan haklarını savunacağız, hem hayvan haklarını...
Dünyanın hiçbir medeni şehrinde bu fotoğraftaki gibi bir manzara
olamaz...
Onlarca sokak köpeğinin insanların hayatını tehdit etmesine asla
izin verilmez...
Ama belediyelerin sokak köpeklerini sistematik olarak itlaf
etmesine de, köpeklerin barınaklarda en zor koşullarda yaşamaya
mahkum edilmesine de izin verilmez...
Bir meseleyle ilgili bir çözüm politikan yoksa, ya ifrata saparsın
ya tefrite...
Bu yüzden de Hıncal Abi’yle Ömür şimdi oturmuş “insanlar mı ölsün,
köpekler mi” diye tartışıyor...
Hayır sevgili dostlarım, ikisinin de en temel hak olan yaşama hakkı
var. Problem bizim yerel yöneticilerin sokak hayvanlarına yönelik
bir politikası olmamasında...
“Bilmem kaç yıl içinde ben bu işi çözeceğim, kısırlaştırma
politikaları, modern barınaklarla sokak hayvanı popülasyonunu en
aza indireceğim” diyen bir yetkili gördünüz mü siz?
Güzel bir haber: Shakira konseri
Shakira’nın İstanbul konseri daha çok bilet fiyatlarıyla
gündemde...
1555 liraya da bilet var, 160
liraya da...
Ama bu konserin çok daha önemli bir yanı var: Uzun süre sonra büyük
bir dünya starının bir stadyum konseriyle İstanbul’da sahne alacak
olması...
Biz şanslı kuşaktık...
Michael Jackson’dan Sting’e, Bon Jovi’den Madonna’ya pek çok ismi
stadyum konserlerinde izledik.
2012’de Madonna ikinci kez geldi, Türk Telekom Arena’da konser
verdi.
Sonrası malum...
Dünya turnelerinin radarından çıktı İstanbul. Gerek terör bahanesi,
gerek yüksek bütçeler nedeniyle dünya starları gelmez oldu...
Stadyum konserleri hayatımızdan çıktı.
Bu yüzden Shakira’nın “El Dorado” turnesine Türkiye’yi de dahil
etmesi, İstanbul’da konser verecek olması çok önemli.
11 yıl aradan sonra ikinci kez gelecek Shakira ve 11 Temmuz’da
Vodafone Arena’da konser verecek.
Belki yeniden stadyum konserleri ve büyük yıldızlar dönemini
başlatır bu konser.
Koltuğu bırakmak bu kadar mı zor?
Arif Sağ-Orhan
Gencebay
tartışmasından sonra Kültür Bakanlığı MESAM’a yeni bir yönetim
atadı ya...
Aynısının MSG’ye yapılmasını istiyor Garo Mafyan...
Ancak arada büyük bir fark var.
MESAM’da ortada seçim falan yoktu, önümüzdeki hafta seçim
yapılacak.
MSG’de ise seçim yapıldı bitti. Garo Mafyan başkanlık koltuğunu
Candan Erçetin’e kaptırdı.
Şimdi üç üyeyle birlikte seçimde usulsüzlük yapıldığını iddia
ederek kayyum atanmasını istiyor.
12 yıllık başkanlık yaptığı meslek birliğine bakanlık el koysun
diyor.
Seçimi kaybedenin koltuğu gönül rahatlığıyla bıraktığı bir örnek
göremeyeceğiz galiba...