Genç yaşta kaybettiğimiz Harun Kolçak’ın ardından dün yazılan köşe yazılarına bakıyorum.
Tanıyan tanımayan herkes bir şeyler yazmış... Ne kadar iyi kalpli olduğundan yaptığı şarkılara kadar...
Türk basını sözleşmişçesine Harun Kolçak’la ilgili tek bir şeyden bahsetmedi:
Bir dönem alkol ve uyuşturucu tedavisi gördüğünden.
Bizde kaybettiğimiz bir ismin ardından bu konuları konuşmak saygısızlık olarak algılanıyor.
Oysa Batı medyası kaybedilen bir sanatçının kariyerinden bahsederken her şeyi dan dan yazıyor.
Çarşamba günü Los Angeles’ta evinde kendini asarak intihar eden Linkin Park’ın solisti Chester Bennington’la ilgili çıkan haberlere bakın...
41 yaşındaki müzisyenin uyuşturucu ve alkol bağımlılığı nedeniyle yıllarca tedavi gördüğü yazıldı her yerde...
Peki Harun Kolçak’ın müzikal yolculuğu alkol ve uyuşturucu görmezden gelinerek yazılabilir mi?
Kaldı ki bu konular sanatçının bir dönem kariyerini ciddi şekilde tepetaklak ettiyse...
Kendisi bile bu konuda konuşurken, zamanında şok itiraflar yaparken medya neden özenle karartma yapmayı tercih ediyor?
Tamam uyuşturucudan ya da alkolden kaybetmedik Harun Kolçak’ı...
Prostat kanserine bağlı oluşan rahatsızlıklardan hayata veda etti.
Geçmişte yaşadığı hayatın ne kadar etkisi vardır, biz bilemeyiz...
Ama medyanın işi bir sanatçının biyografisinde karartmalar yapmak değildir.
Sanatçılar hayattayken alkol ve uyuşturucu tedavilerini sayfa sayfa yazan magazin yazarları, sanatçıyı kaybedince o geçmiş hiç yaşanmamış gibi davranıyor.