◊ Herkes biliyor artık senin İbrahim Tatlıses’in kızı
olduğunu. Neden illa soyadını almak istedin? “Kendisini büyüten
babasını reddediyor” diyenler çıktı senin için...
- İbrahim babamla 1.5 sene önce görüşmeye başladık. Beni büyüten
babam Cem Çıtak’ı kaybettim. Onun yeri bende her zaman apayrıdır.
Evet, haberlerde “babalıktan reddediyor” gibi bir şeyler yazmışlar
ama doğru değil bunlar. Beni büyüten babamı asla reddetmem. O her
zaman kalbimin en değerli köşesinde. Sadece hukuki bir süreç bu.
“Dilan Çıtak Tatlıses” olmasını istiyorum adımın. Bunun için dava
açtım. Çünkü vicdanen Çıtak soyadını hayatımdan çıkaramam.
◊ Kaç kardeşsiniz?
- Üç kardeşiz. Tatlıses tarafından da 7 kardeşiz.
◊ İbrahim Tatlıses’in kızı olduğunu ne zaman
öğrendin?
- 13 yaşındayken, artık bilinçaltıma mı yerleşti bilmiyorum ama bir
gün psikoloğuma “Babamın İbrahim Tatlıses olduğundan
şüpheleniyorum” dedim.
◊ Durup dururken mi! İnsan neden durup dururken böyle bir
şey der? Ben neden demiyorum mesela?
- Belki babanız İbrahim Tatlıses olsa derdiniz. Ben de orasını
hatırlamıyorum. O zamana kadar da kimse bana bir şey söylememişti.
Ama onu televizyonda görünce annem “Bana bir şey mi sormak
istiyorsun?” derdi. Ben de “Yok, yok” derdim. Yüzleşmekten
korkardım. Bir gün annemle Cem babamın düğün davetiyelerini aradım.
Bir ipucu bulabilmek için. Ben 1989 doğumluyum ama onlar 1993
yılında evlenmiş. Demek ki beni evlenmeden önce yaptılar diye
düşünüyordum. Adını koyamıyordum.
◊ Cem baban hiç anlatmadı değil mi?
- Hiç anlatmadı. Annem, ben küçükken “Tatlıses’in kızı” diye DNA
testi yaptırmak istediğinde o “Dilan artık benim kızım, gerek yok”
demiş. Annem de Cem babama çok âşıkmış zaten.
◊ O zamanlar DNA testi yapılmamış mıydı?
- Ortada evlilik dışı bir çocuk var, süreç olarak kanıtlanması için
de DNA testi yapılması gerekiyor. Bu duyuluyor basında. Annem DNA
testine başvuruyor, ilkini yaptırıyor. Ama ikinci bir teste daha
ihtiyaç duyuluyor. Sonrasında Cem babam bu testin yapılmasını
istemiyor, beni nüfusuna alıyor. Bunlar ben doğduğum zaman
olmuş.
CEM BABAM GERÇEĞİ BİLDİĞİMİ HİÇBİR ZAMAN
BİLMEDİ
◊ Psikoloğuna şüphelerini söyledikten sonra ne
oldu?
- Annem, psikoloğa işin gerçeğini, yani İbrahim Tatlıses’in kızı
olduğumu söylüyor. Zaten sonrasında da gerçeği bana psikolog
eşliğinde söyledi. Ama Cem babam hiçbir zaman benim bunu bildiğimi
bilmedi. Ölene kadar bu gerçeği bildiğimi ona itiraf etmedim. O
yaşlarda “Neden Cem babam benim gerçek babam değil” diye
ağlıyordum. Çok küçüktüm ve bunu kaldırmak kolay değildi. İşin
garip tarafı, öyle bir adamın kızı çıkıyorsun ki... Küçüklüğümden
beri şarkı tutkum var. Düşünsenize İbrahim babamın karşısına
avukat, doktor olarak değil, şarkıcı olarak çıktım.
◊ Öğrendikten sonra ne oldu?
- Peşine düşmedim. Cem babamla mutluydum. Babamı kaybettikten sonra
annemin tekstil firması iflas etti. O iflas edince ben annemden
gizli İbrahim babama gidip “Bana yardım eder misiniz?” dedim. Maddi
yardım istedim. Sağ olsun beni kırmadı. Bu, vurulma olayından
önceydi. Anneme söylememesini rica ettim. “Sizden böyle bir şey
istediğimi duyarsa bana çok kızar” dedim. 17 yaşındaydım.
Olgunlukla düşünebildiğim zamanlar değildi. Babam öldükten sonra
haberciler kapımıza gelmişti. Biliyorlardı gerçeği. Birçok şey
teklif ettiler. O zaman durumumuz da iyi değildi ama annem “Asla”
dedi. Babam öldükten sonra annem bizi tek başına büyüttü. Kimseden
yardım almadı.
◊ Peki İbrahim Tatlıses’le görüşmeye nasıl
başladınız?
- Ben Songül Karlı ve Uğur Arslan’ın evlilik programında vokal
yapmaya başlamıştım. O sırada İbrahim Tatlıses’in kızı olduğum
duyuldu. Programın yapımcıları da duymuş bunu. Programda bunu
açıklamam karşılığında bana ev almayı, single yapmayı teklif
ettiler. “Böyle bir şeyi programda açıklamam, bu çok ucuz bir şey”
dedim. Yakama yapıştılar. Sonunda bir gün canlı yayından kaçtım.
Eve geldim. Deli gibi telefonlar çalıyor, mesajlar geliyordu...
◊ İbrahim Bey devreye girmedi mi?
- Öyle bir şey olmadı. Aradan 2 sene geçti, basın hep peşimdeydi.
İbrahim babamla bir diyaloğumuz olmadı. Ama ben her zaman onun çok
büyük bir vicdana sahip olduğunu biliyordum.
◊ Seninle ilgili mi?
- Evet. Bu süreçte en büyük yardım İdo’dan geldi. İdo beni ona çok
anlatıyordu. Eyüp Abi (Kanat) keza öyle. Biz İdo’yla daha önceden
tanıştık. İdo çok vicdanlı. Hak yenmemesi için elinden geleni
yaptı. Zaten beni anlattığında babamın gözleri doluyormuş. Şimdi
bir araya geldiğimizde de çok duygusalız ve saçma sapan şeylere
ağlıyoruz. Bir gün Erol Köse’nin programına katıldım. Sanırım beni
görüp etkilenmiş. “Doğru zamanı bekliyorum” demişti hatta o dönem.
Instagram’dan “Dilan benim kızımdır” paylaşımında bulundu. Sonra
benimle görüşmek istedi. İdo’yla beraber yanına gittik.
BENİ GÖRÜR GÖRMEZ AĞLADI
◊ Kızı olduğunu kabul ettikten sonraki ilk karşılaşmanız
nasıldı?
- Beni görür görmez ağladı. Güzeldi. Çok heyecanlıydı. Bir anda
ısınamıyorsunuz. Biraz zaman geçmesi gerekiyor. Ama şimdi zaman
geçtikçe özlüyorum. Babam sırnaşıklığı sevmiyor ama ben uyuzluk
ediyorum. “Baba ne yapıyorsun, beni özlemedin mi” diye arıyorum.
Ama ilk başta böyle bir şey yoktu.
◊ Vurulduğu zaman hastaneye gitmiş miydin?
- 5 gün boyunca her gün gittim. Ama kimseyi tanımıyordum. Orada çok
sahtekar bir ortam vardı. Tatlıses ailesi tarafından değil bu.
Ziyaretçileri kast ediyorum. Herkes birbirine kart veriyordu.
Bunlara şahit oldum. “Keşke kalkıp bunları görse” demiştim içimden.
Kendi kendime babamla dertleşiyordum hastanede. “Baba buradayım ama
hiçbir çıkarım yok” diyordum. Canlı yayına bağlamak istediler beni.
Korkup hastaneden kaçtım. Çünkü orada sadece vicdanen bulunuyordum.
Cem babamı kaybettikten sonra “Bir babam gitti ama bir babam daha
var” dedim. Herkese nasip olmaz, insanlar bir babayı bulamıyor.
Beni kabul etmese ve görüşmese de o dönemler, başıma bir şey
geldiğinde bir telefonumla bana yardım edeceğini her zaman
biliyordum. Vurulduğu haberini alınca da çok sarsıldım ve hemen
hastaneye gittim.
◊ İdo ile tanışmanız nasıl oldu?
- Bir arkadaşımız tanıştırdı. İdo hastalanmıştı ve hastanedeydi.
İdo, parmağı kesilse korkarak hastaneye giden bir çocuk. O zaman da
soğuk algınlığı nedeniyle hastanedeydi. Ziyaretine gittim, orada
tanıştık. 6-7 sene filan olmuştur. Ben müzik okuyordum o dönem.
Gerçi 15 senedir okuyorum. İdo ise henüz müziğe başlamamıştı.
iDO iLE ÇOK iYi ARKADAŞ OLDUK
◊ İdo’yla tanıştığınızda hemen sevdin mi onu, yoksa ilk
zamanlar mesafeli miydiniz?
- İdo sevilmeyecek biri değil ki. Çok komik ve çok iyi bir çocuk.
Sonra birbirimizle görüşmek istedik. Birlikte stüdyoya gittik,
kayıtlar yaptık. Tatile gittik. Hiç kopmadık. Yaşlarımız da yakın
olduğu için çok iyi arkadaş olduk. İkimizin de müzikle uğraşması
avantaj. Birbirimize şarkılarımızı dinletiyoruz.
◊ Düet projeniz yok mu?
- Çok istiyoruz. Ama ilk önce benim kendi şarkımı yapmam lazım.
Önce Dilan Çıtak olmalıyım.
◊ Tatlıses’i unuttun...
- Dilan Çıtak olarak biliniyorum ya, o yüzden.
◊ İdo’yla aranızın iyi olduğunu biliyoruz. Peki diğer
kardeşler ve aile fertleri sana nasıl yaklaştı?
- Ahmet Abi ve köydeki ablalarla konuşuyoruz. Elif Ada birtanem.
Elif’in annesi Ayşegül Abla ile de sık sık görüşüyoruz.
BABAMIN ŞARKISINI SÖYLEMEK KOLAYA KAÇMAK OLUR
◊ Arabeski seviyor musun?
- Çok seviyorum. Fakat çok kolay söyleyebildiğim bir tarz değil.
Hele İbrahim babamdan sonra... Sahnede birkaç tane İbrahim Tatlıses
şarkısı söylüyorum.
◊ İbrahim Bey yorumuna ne diyor?
- Beğeniyor. “Günah Benim” şarkısını R&B ve arabesk karışık
söylüyordum. Telefon açıp bu şarkıyı söyletiyordu. “Çok iyi şarkı,
sana niye bunu yapmadık” dedi. Önce bizim rüştümüzü ispatlamamızı
istiyor. “Ben kolay İbrahim Tatlıses olmadım, siz de kolay
olmayacaksınız. Bunun birtakım getirileri ve götürüleri var.
Bunlara hazırsanız bu yola gireceksiniz ve dayak yiye yiye
olacaksınız” diyor.
◊ Ferdi Tayfur’un kızı Tuğçe babasının şarkılarını
söyleyerek çıkış yaptı...
- Bana da “Babanın şarkısını söylersen patlarsın” diyorlar. Bir
yanlışım da budur belki, bilemiyorum. Bu bana biraz kolaya kaçmak
gibi geliyor. Şarkı bulamadığım için babamın şarkılarını
söylüyormuşum gibi. Önce bir Dilan olayım, sonra zaten babamın
şarkılarını söylerim.
◊ Oyunculuk yapmak istiyor musun?
- Aslında teklif gelmişti. Ama ben önce reklam filmi istedim.
Saçlarım malum. Şampuan reklamı için çok uygun. Önce şarkım çıksın,
sonrasında sırayla hepsi olur.
◊ Müzikten para kazanabiliyor musun?
- Kazanıyorum. Kimler kimler kazanıyor, ben kazanmazsam ayıp
olur.