Geçtiğimiz yazıda, ABD'nin yeni yönetiminin eski yönetim ile
belli konularda ortak politikalar geliştirdiğini ifade etmiştim.
Trump yönetimi, Obama'nın Suriye politikasını miras aldı, öncelikli
tehdidi DEAŞ olarak belirledi ve bu doğrultuda PYD-PKK'yı
silahlandırmaya devam etti.
Trump yönetiminin Obama yönetimi ile ortak başka bir özelliği var.
O da belli konularda beceriksiz ve tutarsız politikasızlıklar
geliştirme yeteneği.
ABD dış politikasında kurumlar arasındaki farklı görüşlerin
oluşturduğu kaos yeni bir durum değil. Ancak Obama döneminde ve şu
anda yaşanan durum, ABD'nin uluslararası prestijini ve gücünü
sınıyor.
Bunun en son örneğini ABD'nin Körfez'de yaşanan soğuk savaş
sürecindeki tavrında görüyoruz.
Hatırlatalım, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin
öncülüğündeki koalisyon Katar'a yönelik epey hasmane ablukayı ABD
Başkanı Donald Trump'ın Riyad zirvesi sonrasında başlattı. Ve bu
kriz aslında Trump'ın ilk ciddi dış politika sınavı oldu.