Amerika Birleşik Devletleri böyle bir seçim görmedi...
Tüm medya, tüm düşünce kuruluşları, entelektüeller bir adaya karşı
birleşti. Clinton'a eşi görülmedik bir destek verildi.
Görevde olan ABD Başkanı işi gücü bıraktı, kendi partisinin adayı
için kampanya yaptı. Barack Obama ve eşi eyalet eyalet dolaşıp
Clinton için oy istedi.
İş dünyasından, Hollywood'a herkes tek bir aday için çalıştı.
Siyasi muhaliflerini bırakın, Donald Trump kendi partisine karşı da
yarıştı.
Ve sonuç:
Açık ara farkla gelen bir seçim zaferi.
Şimdi bazı Amerikan liberallerinin yaptığı gibi Amerikan halkı
ırkçılığı, cinsiyetçiliği seçti diye suçu seçmene yıkan analizler
yapmak kolay ve maliyetsiz.
Lakin veriler bunu doğrulamıyor:
Trump, kendisinden önceki Cumhuriyetçi aday Romney'den daha fazla
siyahi ve Hispanik oyu almış. Beyaz kadınların %53'ü, zenci
kadınların %4'ü ve Hispanik kadınların %26'sı Trump demiş.
Bu seçim sonuçları Trump'ın zaferinden çok, Demokrat partinin,
Hillary Clinton'ın ve elbette Barack Obama'nın yenilgisi demek
aslında. Bununla beraber ABD medyasının büyük bir itibar sorunu
olduğunu gösteren, muazzam bir çuvallama örneği.
Sekiz yıllık Obama iktidarı arkasında kutuplaşmış bir ABD ve öfkeli
bir seçmen kitlesi oluşturdu. Ve bu seçmen kitlesinin tepkisi
sessiz ama derinden oldu.
Trump'ın seçilmesi Obama döneminde dibe vuran Türk-Amerikan
ilişkileri için önemli bir fırsat olabilir.