Geçtiğimiz hafta yaşanan ve Türkiye'yi yasa boğan terör saldırıları ile net bir şekilde ortaya çıkan bir şey var.
Sandıkta AK Parti'yi yenemeyen bazı gruplar siyasi amaçlarını siyasi ahlaka uymayan bir şekilde gerçekleştirmek niyetinde. DHKP-C militanlarını “adalet arayan gençler” olarak tanımlayan, bu saldırıları normalleştirmeye ve meşrulaştırmaya çalışan siyasetçiler, entelektüeller, kanaat önderleri ve gazetecilerin tavırlarından başka bir anlam çıkarmak mümkün değil.
Türkiye siyasi tarihi, siyasi hasmını siyaset dışı yollarla yenme girişimleri açısından en az 10 doktora tezi çıkarmaya yetecek bir zenginliği barındırıyor. Yani bu tepkiler yeni ve daha önce görülmemiş bir durum değil.
Menderes'e, Demirel'e, Ecevit'e, Özal'a yapılanları geçelim, sadece son on senede yaşananları hatırlamak kafi.