REFERANDUM YANILTMALARI-3
“Cumhurbaşkanlığı sistemi”nde her fırsatta 18 maddelik
değişikliklerin başında “yargının bağımsızlığı”na “tarafsızlığı”
kelimesinin eklenmesi ileri sürülerek bir başka açıdan kamuoyu
yanıltılıyor.
Referandum sürecinde, her defasında propaganda maksatlı “Meclis var” gibi “yargı var” deniliyor; lâkin yargının cumhur-başkanının uhdesine verilmesiyle doğrudan yürütmeye bağlanacağı vakıasının üstü örtülüyor.
Evvelâ, hâkim ve savcıları atayan yargının üst idârî kurulu Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) ile yüksek yargı büyük oranda cumhur-başkanına bırakılıyor. Cumhurbaşkanı, kurulun 13 üyesinden başta kurul başkanı ve yardımcısı Adalet Bakanı ve Müsteşarı ile birlikte 6’sını seçiyor. Keza Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) 15 üyesinden 12’sini cumhur-başkanı tek başına doğrudan atıyor.
Hatırlanacağı üzere, 2010 referandumunda da “yargının özgürleştirilmesi”yla bağımsızlığı ve tarafsızlığı vaad edilmişti. Gelinen nokta ortada.
Yargıtay Başkanı’nın yargıya güvenin yüzde 30’lara indiğinden, halkın yüzde 70’inin yargının bağımsızlığına ve tarafsızlığına inanmadığından yakınması bunun ikrarıydı.