Cevher İlhan Yeni Asya Gazetesi

İsrail’e yine etkili yaptırım yok!

İsrail’in 14 Temmuz’da Harem-i Şerif’e namaz kılmaya gelen Müslümanlara “terörist muamelesi”ni revâ gördüğü müdahalenin ardından emr-i vakilerle provakasyonlar sürüyor.Her ne kadar...

30 Temmuz 2017 | 127 okunma

İsrail’in 14 Temmuz’da Harem-i Şerif’e namaz kılmaya gelen Müslümanlara “terörist muamelesi”ni revâ gördüğü müdahalenin ardından emr-i vakilerle provakasyonlar sürüyor.
Her ne kadar İslâm âleminden ve dünyadan gelen yoğun tepkiler üzerine sözkonusu metal dedektörleri kaldırılsa da son yıllarda Gazze’ye yoğun saldırılarla ve işgal ettiği Doğu Kudüs’te  uyduruk “güvenlik problemi” bahanesiyle arttırdığı şiddetle ve Mescid-i Aksa’nın statüsünü değiştiren yayılmacı-işgal plânı taktiklerini geliştirerek sürdürüyor. 

Son demde özellikle Kudüs’ün İsrail’in başşehri olduğunu iddia eden Trump’un tahrikiyle Harem-i Şerif’in etrafındaki polis çemberinin daha da yoğunlaştırılması, çevreye kurulan kameraların arttırılması ve Hz. Ömer Camii girişinin tamamen kapatılmasıyla gerginlik daha da tahrik edildi.

Nitekim Netanyahu’nun tâlimatıyla Mescid-i Aksa’da yine 50 yaşın altındaki erkeklerin Cuma namazı için camiye girmesini yasaklaması ve polisin yine cemaate sert müdahalesiyle on binlerin dışarıda namaz kılmak durumunda kalması gerginlikleri daha da tırmandırdı. 

Vakıa şu ki, şimdiye kadar İslâm dünyasından İsrail’in zulüm ve baskısının yanlış ve kabul edilemez olduğu kuru kınamaların ötesinde herhangi ciddî bir yaptırım olmadan sadece sözde tavır, tepki ve kınamalarla kalındı.

“İSRAİL’LE DOSTLUK VE İŞBİRLİĞİ”

İşin gerçeği şu ki, meşhur “one minute” çıkışından sonra el altından İsrail’le her türlü ekonomik, ticarî, savunma sanayi anlaşmaları, silâh alımı ihâleleri sürdürüldü. Türkiye, “Nükleer silâh sınırlandırılması”nı kabul etmeyen İsrail’in Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) üyeliğini onayladı. Kurumun tek Müslüman üyesi olarak vetosunu kaldırıp İsrail’in Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’ne (OECD) alınmasını sağladı. Keza Ankara’nın “blokajını çekmesi”yle İsrail’in NATO karargâhında temsilcilik açmasının ve askerî tatbikatlara katılmasının önü açıldı.

Bu arada iç savaş kargaşasındaki Suriye kapısı kapatılırken, İskenderun’la İsrail’in Hayfa limanı arasında Ro-Ro seferleri başlatıldı. Dönemin Başbakanının Mısır’da İsrail’e veryansın ettiği günde Kahire’de bir araya gelen Türk ve İsrail istihbarat şefleri arasında işbirliği anlaşmaları imzalandı.

Bir yandan İsrail’e “terör devleti” çıkışlarıyla seçimlerde siyasî rant elde edilirken, diğer yandan “tank modernizasyonu” gibi silâh alım ihaleleriyle İsrail’e milyonlarca dolar aktarıldı

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
“Fikri hezeyanlaştıran” siyasî manipülasyonlar 06 Mayıs 2018 | 283 Okunma İktidarınki “hamle,” muhalefetinki “hülle ve hîle”! 29 Nisan 2018 | 198 Okunma “Suriye’nin politikası”nın garabetleri 22 Nisan 2018 | 188 Okunma Bu ne rest, bu ne Patriot müzâkeresi! 08 Nisan 2018 | 217 Okunma Soruşturmalar sulandırılıyor 25 Mart 2018 | 354 Okunma