Son iki yılda artan ve Trump’un tam destek vermesiyle tavan
yapan İsrail’in pervasız zulüm ve saldırılarının amacı, Kudüs’ün
İslâmî karakterini tahrip etmek; Mescid-i Aksa’yı bölüp işgalini
genişletmek.
Tesbit şu ki, Kudüs-ü Şerif’te Hıristiyanların da, başta Ağlama
Duvarı olmak üzere Yahudilerin de ibâdet mekânlarının ve
alanlarının olmasına ve bu taksimatın asırlardır barış içinde kabul
edilmesine rağmen, İsrail şiddeti arttırmakla iki devletli çözüme
peşinen çomak sokup zorbalıkla Filistin’i tamamen ilhak
peşinde.
Bunun içindir ki, Gazze’ye saldırıları sürdürüyor; en son BM kararlarına aykırı olarak Filistin topraklarında yeni yerleşim birimleri emr-i vakisiyle Filistin’i zoraki “Yahudileştiriyor.”
Mescid-i Aksa’nın altında kalıp kendilerine ait olduğunu söyledikleri “Hz. Süleyman mâbedi”ni ortaya çıkarmak iddiasıyla caminin altını korsan kazılarla oymanın peşinde.
Batı ve hatta İsrail medyasında açıkça belirtildiği üzere Filistin meselesinin kalbi Kudüs’ün statüsü değiştirilmek isteniyor.