Avrupa ülkelerinin özellikle başta Suriye ve diğer Müslüman ülkelerden gelen mültecilere sahip çıkma çalışmalarının yoğunlaştığı süreçte güvenlik teknolojilerinin en ileri düzeyde kullanıldığı Paris’in merkezindeki son saldırının zamanlaması dikkat çekici.
Görünen o ki, Batılı merkezlerde yeniden “İslâmofobi”yi tahrik için, mâlum radikal-“cihadist” taşeron örgütler üzerinden “kaos senaryosu” yine devreye sokuluyor. “İslâm düşmanlığı”nı kışkırtan ifsad şebekeleri, Batı’yı İslâm ve Müslümanların aleyhine geçirme oyununu oynuyor.
Ocak’ta, meş’um Danimarkalı karikatüristin Peygamberimize hakaretamiz çizimlerini yayımlayan Charlie Hebdo dergisi ile süpermarket saldırıları üzerine tahrik edilen “İslâm düşmanlığı” da topyekûn Avrupa’da ters tepmişti…
ZAMANLAMASI DİKKAT ÇEKİCİ
Peşinden başta Almanaya’da Pegida’nın başını çektiği ırkçı örgütlerin tetiklediği “İslâm karşıtlığı” tahriklerine en evvel Alman yöneticileri tepki gösterip halkı akl-ı selime çağırmış; onbinler meydanlarda protesto etmişti.
Bu arada Fransa Cumhurbaşkanı, “eylemlerin İslâm’la ilgisi yok,” Başbakan “Savaşımız dinle değil” demişti. Eski Cumhurbaşkanı ve Alman Başbakanı da “İslâm Almanya’nın bir parçası” tesbitini yapmış ve Cumhurbaşkanıyla birlikte Müslümanların toplantılarına katılmıştı…