Diyadin olayı, yaman garip çelişkilerle, istifhamlarla ve
muammalarla muallel olarak sürüklendiği açmazla “çözüm süreci”nin
bir defa daha askıya alınmasına âdeta bahane edildiği
görülüyor.
Gerçek şu ki, son iki yıldır örgütün bölgede yol kesmesine, “öz
savunma” adı altında kimlik kontrolü yapmasına, binlerce çocuğu,
genci dağa kaçırıp militan sayısını kat kat arttırmasına, adam
kaçırmasına, “özerk mahalleler” ilânına, özel mahkemeler kurmasına,
şantiye basıp iş makinelerini yakmasına, tehdit ve şantajlı isyan
provalarına hükûmetin isteği ve valilerin tâlimatıyla operasyona
gözyumulurken, güvenlik güçlerinin bir köydeki bahar şenliğine
müdahalesindeki çelişki ortada.