Son günlerde sınır hattındaki il ve ilçelere peşpeşe düşen
roketatarlar, Türkiye’nin Suriye’deki iç savaş fitnesine ne denli
mâruz kalıp etkilendiğini bir defa daha ortaya koyuyor.
Yarım milyondan fazla insanın katledildiği, milyonlarca sivilin
yaralı-sakat kaldığı, nüfusunun üçte birinden fazlasının -on bir
milyonun- evini yurdunu terkle göç ettiği ülkede yanlış
politikalarla çatışmaların ve iç savaşın alevlendirilmesi, en evvel
911 kilometre sınırı olan Türkiye’yi vuruyor.
Hafta içinde Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı ile Kilis’e giden Millî Savunma Bakanı’nın, sınır ötesinden Kilis merkezine yapılan IŞİD saldırılarını nazara verip, “9 Ocaktan 13 Nisan’a yaklaşık 146 hedefe 1117 atış yapıldı. Suriye’deki IŞİD mevzilerine 3998 fırtına, 48 topla, 115 tankla, 187 zırhlı muharebe aracıyla, 17 havanla, 36 makineli tüfekle ve 130 uçaksavarla atış yapıldı. 36 doçka, katyuşa mevzi, 15 keskin nişancı, 40 karargâh binası, 19 havan mevzisi, 7 cephanelik, 1 tank, 1 top ve 17 el yapımı patlayıcı ve 10 da bomba yüklü araç imha edildi. 362 IŞİD militanı öldürüldü, 123 yaralıları var” açıklaması, ateşin kıvılcımlarının ne denli Türkiye’ye sıçradığının ikrarı oluyor.
“PROJE” YENİDEN GÜNDEMDE…
Vakıa şu ki, bütün “temkin” telkinlerine rağmen bölgede büyük endişe sürüyor.
Bakanın “azaldı” dese de, sınırdaki geçişler ve kaçakçılığın meydana getirdiği tehdit ve riske dikkat çekerek, yüzlerce kişinin yakalandığı ifâdesi, sınırın kevgire döndüğünün âdeta itirafı.