Kanlı terör saldırılarıyla her gün onlarca insanımız hunharca katledilirken, aylar sonra bu hafta Meclis’te OHAL’ın yeniden üç ay uzatılmasına dair hükûmet tezkeresinin yanı sıra büyük mağduriyetlere sebebiyet veren KHK’ların görüşülmesi bekleniyor.
Bu arada OHAL KHK’larının, her haliyle hukuka, temel hak ve hürriyetlere aykırı olarak hoyratça haksızlıkların dayatılmasında istimal edildiği kanaati gittikçe toplumda yaygınlaşıyor.
1 Eylül 2016 tarihli -29818 sayılı- 948 sayfalık Resmî Gazete’nin “mükerrer sayısı”nda yayınlanan 672 sayılı KHK ile rekor seviyede on binlerce kamu personelinin hak kazandıkları ve hayatlarını verdiklerini meslek ve görevlerinden ihracı bunun son örneklerinden.
İlk sayfasında, 15/8/2016 tarihinde Cumhurbaşkanlığı başkanlığındaki Bakanlar Kurulu’nca ‘Terör örgütlerine veya Millî Güvenlik Kurulunca devletin millî güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olan” denilerek, tek kelime savunmaları alınmadan 43 bin kamu personelinin ihracı eklenmiş.