Ceyda Karan Cumhuriyet Gazetesi

Açık savaş ilanı

Onun acısını çekiyordum, cennete gidecekse benim gibi olmak, İslamı seçmek zorundaydı. Onu kurtarmak durumundaydım.” Bu anekdotu bu hafta sonu Antakya’da katıldığım mezhep gerilimine barışçı...

27 Nisan 2016 | 1.118 okunma

Onun acısını çekiyordum, cennete gidecekse benim gibi olmak, İslamı seçmek zorundaydı. Onu kurtarmak durumundaydım.”
Bu anekdotu bu hafta sonu Antakya’da katıldığım mezhep gerilimine barışçı çözümlerin tartışıldığı bir konferansta işittim. “Yüreğinin temizliğinden” zerre şüphe duymadığım bir tarihçimiz kendi hayat öyküsünden aktardı. Bu aslında gençliğinde çok sevdiği bir Hıristiyan arkadaşı ile ilgili aklından bir türlü çıkartamadığı, hatta takıntı haline getirdiği bir düşüncesiydi.

***

Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın “laikliği anayasadan çıkartıp dine dayalı anayasa yapma” çıkışı aklıma hemen bu anekdotu getirdi.
İlk bakışta “naif”, lakin özünde son derece “kibirli” bu bakış açısı elbette en iyi niyetli haliyle bile pek çoğumuz için kabul edilemez. Bir insan ister Müslüman, ister Hıristiyan olsun; ister “gök tengri”ye, “ışık tanrısına” yahut “jedi dinine” inansın, “cennet” hakikaten varsa, tutacağı yolu kendisini ilgilendirir. Yoksa yine kendisinin sorunudur. Birinin naifçe dile getirdiği bu bakış açısını, bir başkası “cennete gitmeyi hak etmediğinizden” hareketle sizi “cehenneme postalamak hakkı” olarak da anlayabilir. Suriye’de IŞİD’ci, Nusracı zihniyetin yaptığı gibi... Yani aradaki çizgi sanıldığı kadar kalın değil.
Dolayısıyla bizler için asıl mevzu, kişinin bu dünyada tuttuğu yol, herkesin inandığı gibi yaşayabileceği ortamın tesisi olabilir.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
ABD’de darbe tehdidi 07 Eylül 2018 | 4.990 Okunma Zaharçenko darbesi 05 Eylül 2018 | 4.528 Okunma İdlib’den esen fırtına bulutları 31 Ağustos 2018 | 403 Okunma Kapitalizm, ırkçılık ve toprak reformu 29 Ağustos 2018 | 4.846 Okunma Trump’ın medya savaşı 17 Ağustos 2018 | 182 Okunma