Ceyda Karan Cumhuriyet Gazetesi

Bush - Blair Trump - Macron

Irak işgaline giden sürece birliktelikleriyle damgasını vuran ikili, George W. Bush ile Tony Blair olmuştu. Öyle ki, aralarındaki samimiyet eşliğinde Batı medyasının kurduğu ‘finoluk’ ilişkisi dillerden...

27 Nisan 2018 | 384 okunma

Irak işgaline giden sürece birliktelikleriyle damgasını vuran ikili, George W. Bush ile Tony Blair olmuştu. Öyle ki, aralarındaki samimiyet eşliğinde Batı medyasının kurduğu ‘finoluk’ ilişkisi dillerden düşmedi. Irak savaşı, yalanlar eşliğinde Batı için yarattığı ahlaki çöküş bir yana, bu ikili için ‘zaferle’ sonuçlandı.
‘Hedeflerine’ ulaştılar!
Suriye savaşında ise ‘hedeflerine ulaşamayan’ bir başka ikilinin ‘birlikteliği’ belirmekte. Donald Trump ile Emmanuel Macron.

***

Fransa’nın ‘liberal altın çocuğu’ ilişkinin temelini geçen sene 14 Temmuz Bastille Günü’nde Trump ve eşi Melanie’yi Paris’te ağırlayarak atmıştı. 24 saatlik ziyaret, Trump’ın ‘hevesini kursağında bırakmıştı’. Trump, hayran kaldığı Paris’in havasını bu hafta Washington’da Macron’u ağırlayarak bir nebze ‘koklamış’ olsa gerek. Suriye sahasında kol gezen iki müttefik ülkenin liderlerinin teması da bölge için tahayyüllerinin tezahürü oldu.
Trump yine aynı nakaratı çığırdı: “Eve dönmek istiyoruz, eve döneceğiz. Ama güçlü ve kalıcı bir iz bırakmak istiyoruz. Macron’la görüşmelerimizin büyük bölümünü bu oluşturdu.”
ABD ve Fransa’nın hele ortaklaşa dokundukları yerde gül bitmediğini en son Libya’dan biliyoruz. Fakat anlaşılan Macron, ülkesini Ortadoğu oyununa ABD safında daha da sokmak, yeni sömürgeci hayallerini gerçek kılmak arzusunda.

***

Macron, ortak basın toplantısında Suriye için hedeflerini “Suriyelilerin barış içinde yaşamasını garanti etmek” diye koydu. Meşruiyet argümanı Paris’i Ocak 2015’te, Bataclan’ı Kasım 2015’te kana bulamış cihatçı terörle savaş, marka ismiyle IŞİD. Bu yüzden “Fransa’nın Suriye’deki operasyonlarının ne zaman biteceğine dair tarih vermesi imkânsızmış”.
Tabii ‘dehası’ ancak Trump’la birlikte Suriye’ye Suudiler öncülüğünde Körfez’in işgal güçlerini sokma hayaline yetebiliyor. Elbette para karşılığında. Hiç olmazsa Trump, “Koruduğumuz zengin ülkeler çıkıp ödemesini yapmalılar” diyecek kadar dobra.

***

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
ABD’de darbe tehdidi 07 Eylül 2018 | 4.990 Okunma Zaharçenko darbesi 05 Eylül 2018 | 4.528 Okunma İdlib’den esen fırtına bulutları 31 Ağustos 2018 | 403 Okunma Kapitalizm, ırkçılık ve toprak reformu 29 Ağustos 2018 | 4.846 Okunma Trump’ın medya savaşı 17 Ağustos 2018 | 182 Okunma