Ceyda Karan Cumhuriyet Gazetesi

Diyarbakır’dan Ankara’ya yol yok

Diyarbakır’ın merkezi Ofis’te akşam saatlerinde öbek öbek toplaşan yaklaşık 1500 kişi ‘Katil Erdoğan’, ‘Sur içinde direnen gerillaya bin selam’... ‘Direne direne kazanacağız’...

20 Şubat 2016 | 2.578 okunma

Diyarbakır’ın merkezi Ofis’te akşam saatlerinde öbek öbek toplaşan yaklaşık 1500 kişi ‘Katil Erdoğan’, ‘Sur içinde direnen gerillaya bin selam’... ‘Direne direne kazanacağız’ sloganları atıyor. Demirlere vurarak seslerini yükseltmeye çalışıyor... Gaz yemek istemedikleri anlaşılan esnaf ile sokaklara dağılmış ve kişisel güvenliğini de alarak toplaşan kalabalık alkışlarla eşlik ediyor... Emniyet güçleri TOMA’larıyla yerini almış.

Diyarbakır’daki ilk günümüz. Hayko Bağdat, Gökhan Biçici, Mehveş Evin, Arzu Demir, Semra Çelebi, Demet Yılan, Cihangir Balkır, Soydaner Gündoğdu ve Metin Cihan’dan oluşan ‘Haber Nöbeti’ ekibimizle birlikte buradayız. Çatışma koşullarında habercilik yapan meslektaşlarımıza desteğe geldik. Her birimiz basın kuruluşları arasında dağıldık. İlk gün İMC Tv’de görevliyim. Meslektaşlarım Faruk Balıkçı ve kameraman arkadaşımız Gökhan Çetin ile Sur’dan Diyarbakır semalarına yükselen silah ve patlama sesleri altında çalıştıktan sonra akşam kent merkezindeki Ofis’te protestoyu izliyoruz.

Kedi-fare oyunu

Üç TOMA bir süre sonra harekete geçerek sokaklarda bir kedi-fare oyunu başlatıyor. Berbat kokulu gazlı sular ve mis gibi gazın kendisi Ofis’in ana caddesi Ekinciler dahil bütün sokaklara yayılıyor. Göz etrafı görmez oluyor. Havada üç beş taş dışında gösterici şiddeti diyebileceğiniz bir şey yok. Aynı saatlerde Ankara’dan dehşet patlama haberi geliyor.

Diyarbakırlılarla konuşuyoruz. 36 yaşındaki Funda da onlardan biri. Kırmızı paltosu ve makyajıyla bakımlı bir hanım. Hem Sur’u hem de Ankara’daki patlamayı soruyorum: “Ankara, Urfa yahut burası... Her yer hiçe sayıldı zaten. Bu memlekette hiçbir yerde barış, adalet, birlik bırakmadılar” diyor. Kandil ve PKK’nin tutumunu soruyorum. Funda, “Eleştirilerde haklılık payı var illa ki. Ama bizim bilmediğimiz farklı güçler de bunun içinde. Ortalığı karıştırmak istiyorlar. Ölen Türk mü Kürt mü diye soruluyor. Bu soru sorulmadığı zaman biz iyileşebileceğiz” diye ekliyor.

TOMA ayarlı kepenk

Biraz ötede ismini ‘Cemil’ diye veren esnaf arada TOMA’ların ileri geri hareketlerine göre kepengini açıp açıp kapatıyor. Tazyikli su gelirse, cam çerçeve kalmayacak zira. TOMA’yla uyumlu olarak eliyle yaptığı işaretten cesaret alarak ben de içeriye ‘sızıyorum’

anlatıyor: “Son bir yıl içinde sayısı belli olmayan insan öldü. Ankara’da da daha nice insanlar öldü. Ama bu memlekette 50 milyon oyun bir saatte sayıldığını gördük. Ankara saldırısı mı diyorsun bana, Suriye’ye iki adam gönderir iki füze attırırım diyenlere dönüp bakacaksın”.

Diğerleri sevindi

Ertesi günü Haber Nöbet’im Dicle Haber Ajansı. Birlikte çalışacağım muhabir arkadaşlarım Vedat Dağ ve Aziz Oruç ile birlikte önce yola koyuluyoruz. Bağlar semtinin ara sokaklarında bir kahvede 10 kişilik bir heyete konuk oluyorum. 40’lı yaşlarındaki birisi, iki Ankara saldırısı arasında bağ kuruyor: “Yanlış anlamayın Ankara’daki saldırıya sevinmedik. Ama onlar diğer Ankara saldırısına sevindiler.”

Ellerimi kaldırdım

Ağırlıklı görüş işin içinde MİT ve devletin bulunduğu. Birisi, “Devletin merkezinde devlet bağlantılı olmasa böyle bir saldırı gerçekleşme olasılığı sıfır” görüşünde. “Peki niye” diye sorunca, yanıtı hazır: “Rojava’da kurmak istedikleri tampon bölge ile ilgili olduğunu düşünüyorum.” Herkes sokaklardaki beyaz ve siyah Ranger’lar’dan bahsediyor. Bugünün “Beyaz Torosları” onlar. Rastgele ateş açtıklarını anlatıyorlar. Bunu Sur ve Ofis’te pek çok insandan işittim. Kahvedekilerden birisi “Geçen gün bunlardan biri aracımda giderken yanımda durdu. Pencere açılmaya başladı. Ne yapacağımı şaşırdım, iki elimi havaya kaldırdım. Başka ne yapayım” diyor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
ABD’de darbe tehdidi 07 Eylül 2018 | 4.990 Okunma Zaharçenko darbesi 05 Eylül 2018 | 4.528 Okunma İdlib’den esen fırtına bulutları 31 Ağustos 2018 | 405 Okunma Kapitalizm, ırkçılık ve toprak reformu 29 Ağustos 2018 | 4.849 Okunma Trump’ın medya savaşı 17 Ağustos 2018 | 182 Okunma