Türkiye’yi yöneten siyasal İslamcı elitin Şam’da namaz kılma
arzuları hüsrana dönmüş olabilir. Varsın olsun... “IŞİD’le savaş
cephesinin” neferi olup çıkar, “tacın incisi” Musul’u kaparız!
Yandaş medyanın 3-4 Aralık’ta Musul’un kuzeydoğusundaki Başika
bölgesini “binlerce asker, tank ve ağır silahlarla Musul’un fethi
ve toplamda 30 bin asker konuşlandırılacağı” haberlerine itibar
etmeyenler açısından denklem biraz karmaşık.
Doğrusu, Amerikan medyası ve analistlerinin Musul’da iki senedir
var olan 50-60 eğitmene “600+” askerin ne hikmetse hakikaten tank
ve ağır silahlar eşliğinde intikalini bu denli hafifsemesi pek
tuhaf. Siyasi mesajın birkaç kırık cümle ile es geçilmesi ise
dikkat çekici. Hele de diplomasi adabını iyi bilen ABD yönetimi
“Türkiye’nin gönderdiği birlik koalisyonun parçası değil. Irak
hükümetinin onayı olmalı” diyerek derhal mesafesini
koymuşken...