Balkanlar’da binlerce yıllık tarih, kültür
ve medeniyet mirasına dair kapışma yine milliyetçi ruhu
şahlandırıyor. Yunanistan ile Eski Yugoslavya Cumhuriyeti Makedonya
(FYROM) arasındaki 25 senelik isim anlaşmazlığından söz ediyorum.
Son kriz Syriza-ANEL hükümetinin Üsküp ile gizli pazarlıkla
‘Makedonya Cumhuriyeti’ ismini kabul edip karşılığında AB
ve NATO üyeliklerine vetoyu çektiği iddiasıyla patladı.
Atina’da; diaspora ve kültür grupları, kilise
temsilcileri ve küresel pan-Makedonya derneklerinin düzenlediği,
Syriza hariç tüm partilerin katıldığı miting çok tartışıldı.
Destekçilerine göre 1 milyondan fazla Yunan sokağa döküldü. En
büyük tepkiyi ünlü besteci Theodorakis’in
cımbızlanarak aktarılan miting konuşması çekti.
***
Balkanlar, neoliberal ayarın ulus devletleri enkaza çevirdiği diyar. FYROM, eski Yugoslavya etnik ve mezhep temelli bölünüp parçalanırken, yaratılan garnizon devlet bakiyelerinden. Ama ‘tarihin Gayya Kuyusu’ desek yeri.
***
FYROM, 1991’de bağımsızlık ilan ettiğinden
beri ‘Makedonya Cumhuriyeti’ diye anılmak istiyor.
Kendilerini ‘Büyük İskender’in asıl mirasçısı
sayıp, ‘Birleşmiş Makedonya’ konseptini eksik
etmediler.Üsküp; bugünkü Yunanistan’ın kuzeyinde bulunan ve Makedon
İmparatorluğu’nun antik başkenti Vergina şehrinde iktidara geçmiş
Büyük İskender ve babası II. Philip ile annesi
Olympias’ın heykellerini dikip, isimlerini
havaalanı ve otoyollara verdi. 1995’te imparatorluğun sembolü
‘Vergina Güneşi’ olan ilk bayrağını değiştirmek zorunda
kaldı.
Çünkü Makedonya’yı binlerce yıllık mirası gören
Yunanlar isim, tarih ve kültürel sembollerin kullanılmasını kabul
etmiyor. Onlara göre bugünkü FYROM ahalisi 6-7’inci yüzyıllarda
gelen Slavlar.
Bugünkü Yunanların Helenlerden geldiğini
sorgulayan çalışmalar da, kendi göçleri de fark etmiyor. Atina’nın
önemli bir kaygısı kuzey bölgelerine ‘etnikçiliğin’
sirayet etmesi.
***