Güney Asya’da İslamcı cihatçılığın yine
başrolü oynadığı bir savaş derinleşiyor. Yerel gibi görünen ve
sosyal medyadaki sahte fotoğrafların da eşliğinde sivil kurbanların
öne çıktığı bu savaşın arka planında ise büyük bir paylaşım
mücadelesi var.
Çin’le 2000 km’den fazla sınırı, netameli
ilişkileri ve ekonomik bağları olan Myanmar’dan söz ediyorum.
Demokrasi için Ulusal Birlik (NLD) partisinin seçim zaferi 1990’da
sandığa gömülünce Batı’nın Nobel Barış
ödülüyle “demokrasi şampiyonu” yaptığı
kadın
lider Aung San
Suu Kyi’nin memleketi... Bazılarınız onu, ev hapsine,
otomobiliyle çıktığı yolda durdurulunca inatla direnmesiyle
anımsayacaktır.
***
Bizim kuşağın “Birmanya” diye de bildiği, Britanya sömürgeciliğine ait Burma ismiyle de anılan, antik ve resmi ismiyle Myanmar; batısındaki sahil şeridinde yer alan Rakhine (Arakan) eyaletindeki huzursuzlukla gündemde. Rakhine; 100’den fazla etnik grupla 51 milyonluk nüfusunun yüzde 80’inden fazlası Güney Budhizmi’ne (Theravada) bağlı Myanmar’ın, 1 milyonu bulan Müslüman nüfusunun en yoğun yaşadığı eyalet. 3.2 milyonluk Rakhine’de çoğu kuzeydeki Bangladeş sınırında yaşayan nüfusun yüzde 40 kadarı Müslüman. Ve cihatçı hareketlenmeyle, bedelini sivillerin ödediği bir savaş şekilleniyor.
***
Son olaylar Arakan Rohinya Kurtuluş Ordusu’nun (ARKO) 25 Ağustos’ta Bangladeş sınırında karakollara 30’u bulan koordineli saldırılarıyla başladı. Myanmar ordusuna göre çoğu ARKO militanlardan 400 kişi öldü. 70 binden fazla Rohinyalı Müslüman Bangladeş’e geçerken, 11 bin kadar Budhist ve Hindu aksi yöne kaçtı. Hem Myanmar ordusu, hem de ARKO’nun sivilleri katlettikleri, köyleri ve Budhist mabetleri yaktıkları ve militanların kadın ve çocukların aksine erkekleri sınırdan geçirmeyip militan yaptıklarına dair tanıklıklar var. Hepsi yürek yakıcı. Aung San Suu Kyi’ye Nobel takdim etmiş Batılılar şaşkın. Bu da pek ironik.