G20 zirvesi sonrası Suriye diplomasisi hareketlendi. ABD ve Rusya liderlerinin zirvede “uzlaşamadıkları” beyan edilmiş olunsa da sahada “husumetlerin aşamalı olarak durdurulmasına” dayandırılan “askeri ve siyasi koordinasyon anlaşması”nihayet çıktı. Bayram arifesine denk gelmesi tesadüf olmasa gerek. Anlaşmanın, Cenevre’de 13 saat bekleşen gazetecilere pizza ve votka eşliğinde sunulmasını ise iki ülke kamu diplomasisinin becerisine yazmalı.
***
Suriye’de bunca ateşkes gömülmüşken, bu seferkinin de işe yarayacağı pek şüpheli. Ama Suriye’de bir yandan işbirliği yapıp diğer yandan birbirlerine çelme takmaya çalışan iki büyük gücün resmi beyanlarının satır aralarını okumaktan yorgun düşsek bile, bu sefer “savaşın bitebilmesi umuduyla” bir nebze iyimser bakabiliriz.
Anlaşma için önce “şeytan ayrıntılarda gizli” demeli. Zira detayları “sabotajlara mahal bırakmamak” için açıklanmıyor. Sızıntıları biliyoruz. Özetle:
• Bugün başlayan “ateşkes” ilk 48 saatte tutarsa bir haftaya (bayram sonuna) uzayacak. Çatışma bölgelerine insani yardım ulaştırılacak. Anlaşma Halep’in doğusundaki kuşatmayı kırma çabası boşa çıkan El Kaide’nin mümessili Nusra Cephesi (cilalı yeni ismiyle Fetih Şam Cephesi) ile cihatçıların bulunduğu güneybatısı ile Halep’in kuzeybatısındaki Kastello yolunu içeriyor. Bu bölge askersizleştirilecek ama tabii kim, neyi, nasıl, orası meçhul.
• Bu süre zarfında ABD’nin “ılımlılık” atfederek desteklediği gruplar Nusra’dan ayrılacaklar. Ve ABD, hem Nusra hem de ayrılmayanlara Rusya ile birlikte Ortak Uygulama Merkezi’nin koordine ettiği askeri eylemlere girişecek.
• Hep olduğu üzere, Suriye ordusu Halep ve Şam’da kazanımlar elde etmekteyken gelen ateşkes, Suriye Hava Kuvvetleri’ni “IŞİD’e operasyonlarla” ve Lavrov’un ifadesiyle “uzlaşılan yerleri vurmakla” sınırlandırıyor. Yani egemenlik hakları toptan Rusya’ya teslim. Karada ise ateşkes ihlallerine yanıt seçeneği açık.