Davetli ihaleler, bütçenin sağlığını bozan bir ura dönüştü.
İlan edilmeden sessiz sedasız “bağlanan” projeler, kamu kurumları
arasında engel tanımadan yayılıyor. Partili müteahhitlere kamu
kaynaklarını bol keseden dağıtan davetlerin hesabını kimse
soramıyor. Temel haklar ayaklar altında, işkence iddialarına
kulaklar tıkanırken, cezaevlerinde çocuklar, bebekler dahi bedel
öderken, partili şirketler bütçe üzerinden servetlerini
büyütüyor.
Aktaracağım suç duyurusuna konu olay da TCDD’nin ilansız yaptığı
bir davetli ihale.
8 Ağustos 2017’de pazarlığı yapılan işin adı epeyce uzun:
“Sapanca Geyve Yüksek Hızlı Tren Hattı Altyapı, Üstyapı ve
Elektromekanik İşleri ile Tünel 26 ile YHT Hat Kesimi Üstyapı ve
Elektronik İşleri Yapım İşi”.
Adı bende saklı firma, 9 Kasım’da Ankara’ya iletilmek üzere,
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu: Eski
Bayburt Grup kurucusu büyük ortağı Abdurrahman
Şentürk ile başlayan “şüpheliler” listesinde, dördü
Şentürk soyadlı yedi isim var.
“Resmi belgede sahtecilik” ve “ihaleye fesat karıştırma”
ihbarları.
Yanı sıra Özgün Yapı, Yedigöze İnşaat, Aga Enerji şirketleri
hakkında da tedbir talebi.
Suç duyurusunda bulunan firma, ihaleye davet edilmek için TCDD’ye
başvurup sonuç alamamış.
Epeyce hacimli dilekçede çarpıcı bir belge yer alıyor.
İlki, Kastamonu Cumhuriyet Savcılığı’nın 2014/548 No’lu
iddianamesi.
Elitbay Bayburt, Özgün, Erkut şirketlerinin ihaleye fesat
karıştırdığı, şirketlerin Abdurrahman Şentürk kontrolünde ihalelere
teklif verdiği belirtilmiş, şöyle denmiş:
“Bu firmalar ile çeşitli ihalelere aynı anda teklif verilme
suretiyle en iyi teklif veren firma üzerine sözleşme yapılmasının
planlandığı, ihalede en iyi teklif veren firma üzerin...