Ekonomi yönetiminin konut sektörünü kurtarma amaçlı operasyonunu
duyuran yazımız geniş yankı uyandırdı. Ne söyleyip yazdığına pusula
misali hep bakılan saygın iktisatçılar, bu operasyonu tehlikeli
bulduklarını ve enflasyon üzerinde telafisi güç etkiler doğuracağı
uyarısında bulunuyor.
Kariyerinde Merkez Bankası görevi de bulunan iktisatçı yazar Uğur
Gürses, sosyal medya hesabından “Merkez Bankası bunu
yaparsa, devalüasyon-enflasyon döngüsüne yeni basamak değil,
asansör’kurmuş olur” diyerek, vahim tabloya netlik ayarı
yapan nitelikte bir de yazı yazdı.
Gürses, “bir ucu Merkez Bankası’nın banknot matbaasına,
diğeri batık inşaatçılara uzanan’’ bir mekanizma olarak
tarif ettiği operasyonu basitçe “Merkez Bankası batık
inşaatlara ve onlara para aktarmış olacak. Bu ne getirir? Betonu
millete mal etmeyi” diye özetledi.
Rahim Ak’ın haberturk.com’da aynı gün yayımlanan haber de riskleri
menkul kıymetleştirmeye yönelik bu operasyonun konut sektörüyle
sınırlı olmadığını gösteriyor. İçinde yine BDDK, Merkez Bankası ve
Hazine’nin yer aldığı diğer operasyon da bu kez kamu özel işbirliği
(KÖİ) projeleri için verilen kredilerin menkul kıymetleştirilmesi
planını haber veriyor. Bu da 3. köprü, 3. havalimanı, Osmangazi
Köprüsü gibi döviz sözleşmeli garantil projelerin
kredilerinin Merkez Bankası’nca teminat olarak kabul edilmesini
hedefliyor. İKİNCİ PERDE 7
ARALIK’TA Piyasadaki nakit sıkışıklığına çözüm diye
tasarlanmış bu planlardan konut sektörüne dair planda ikinci perde
açıldı bile.
Türkiye Kalkınma Bankası Varlık Finansman Fonu’nun ilk VDMK
ihracını 7 Aralık’ta yapacağını ve bankalar bu doğrultuda bilgi
gittiğini öğrendik. Halka arz değil de. Nitelikli
alıcı usulüne göre işlem yapılacağı için, sadece işlem
yapma yetkisi bulunan bankalar haberdar edilmiş.
Ziraat Yatırım, Halk Yatırım, Vakıf Yatırım, Garanti Yatırım, Aktif
Yatırım Bankası ‘nın aracı...