Bireysel başvuru, hukuk sistemine 2010 referandumuyla girdi. Özel yasasının çıkarılma ve Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) hazırlık süreci dikkate alındığında, fiili geçmişi yaklaşık dört yıla dayanıyor. Bir söylem olarak “bireysel başvuru”; altı yıl önce, liberallerin rızasını devşirip genişletmede, sonrasında da Tayyip Erdoğan’ı başbakanlıktan cumhurbaşkanlığına da taşıyan bugünkü rejimi inşa eden süreçte, enikonu işlevsel oldu. Bugünse, Erdoğan’ın Can Dündar ile Erdem Gül’ün tahliyesini sağlayan hak ihlali kararına dair sözlerinden sonra, neredeyse yeniden başa dönüp “bireysel başvuru nedir” sorusunu sormak gerekiyor. Hemen belirtelim ki, AYM’nin aynı gün içinde, Dündar-Gül başvurusunda “hak ihlali” verirken, Roboski başvurusunda “ret” kararı vermesi karşısında; bireysel başvuru dosyalarının nasıl bir ittifak arayışı ve hangi konjonktürde sonuçlandırıldığı, daha verimli bir siyasi tartışma alanı gibi duruyor. Bununla birlikte, maddi ve hukuksal gerçekliğin öncelikli olduğu düşüncesiyle bazı hatırlatmalar yapacağım.