İsteyen istediği gibi omuz silkebilir.
Kayıtsız kalabilir.
Nitekim bizim BDDK, yıllar önce net tutum yansıttı.
Sanal para Bitcoin’in elektronik para sayılmadığını, gözetim ve
denetiminin mümkün olmadığını ta 2013’te duyurdu. Toplumu da
risklere karşı uyardı.
Fakat Bitcoin küresel ticarette kayıtsız kalınamayacak bir noktaya
evriliyor. Sadece kullanımı yaygınlaştığı ve hatta artık ülkemizde
de bazı alışveriş sitelerinin geçerli sayması nedeniyle değil.
Bitcoin’e ilgi arttıkça, “madencilik” adı verilen, para
üretimi için ihtiyaç duyulan enerji talebi artıyor.
Zira “para madenciliği” adı verilen Bitcoin üretimi,
bilgisayar donanımlarıyla yapılıyor.
Bunun için güçlü ekran kartları, özel sistemler, hatta güçlü ekran
kartlarına sahip özel bilgisayarları yan yana getirerek sistem
kurmak gerekiyor.
Dünya Ekonomik Forumu’nun web sayfasında Adam
Jezard imzalı bir makale yayımlandı.
Çok ilginç veriler yer alıyor.
- Bir tek Bitcoin işlemi için kullanılan elektrik, bir evin aylık
tüketimine yakın.
- Son bir rapora göre bir Bitcoin üretim süreci, Danimarka’nın bir
yılda tükettiği elektriği tüketiyor.
- Geçen kasım ayında yapılan Bitcoin işlemi için gereken güç, 5850
Amerikalının yıllık elektrik kullanımına eşit.
Adam Jezard makalesinde, dünyanın pek çok yerinde elektrik enerjisi
kullanımı için hâlâ kömür, gaz ve petrole bağımlı olduğumuz
hatırlatılarak şöyle denilmiş:
“Bitcoin madenciliği süreci için enerji tüketen
algoritmaların kullanılması, işlemlerin gerçekleşmesi
için fosil yakıyor olduğumuz anlamına geliyor. Ve
bu gezegenimiz veya sağlığımız için iyi
değil.”
Çok ilginç ve bir o kadar da ürkütücü aslında.
Sanal para diye sırt çevirdiğimiz bir olgu, bayağı bayağı gerçek,
somut kayıplar pahasına varolup yaygınlık kazanabiliyor.
Dolayısıyla Bitcoin meselesi, diğer para birimleri karşısındaki
konumu, ihraç etme yetkisi, denetim gibi başlıklarda tartışılsa da
bu Bitcoin üretiminde yoğun algoritma kullanılması sebebiyle fosil
yakıtları tükettiği meselesi ihmal edilmiş görünüyor.
Dolayısıyla Dünya Ekonomik Forumu sitesinde şu soru hiç de anlamsız
değil:
“Dijital dünya sürdürülebilir mi?”
Üç asker annesinden
mektup
15 Temmuz kanlı darbe girişiminin sonuçlarından biri de bazı askeri
okulların kapatılması oldu. Fakat bu işlemin büyük mağduriyetler
ürettiğini, gelen çok sayıda mesaj ve okur mektubundan
anlıyoruz.
Hanife Köstekli Çorum’dan yazmış. Oğlu
Cengizhan’ın Jandarma Astsubaylık Meslek
Yüksekokulu’nda 2. sınıfa geçtiğini, darbe sonrası okul kapatılınca
çocuğunun ortada kaldığını söylüyor.
“Darbe olduğu gün oğlum evdeydi” diyen Hanife annenin
mesajı gayet berrak:
“Ben anne olarak devletime güveniyorum. Ve tekrar
güvenlik soruşturması istiyorum. Hain
Feto’ynan çocuklarımızı aynı kefeye
koymayalım. Masum olan oğlumun okuluna
gönderilmesini ve üniformasını tekrar giymesini
istiyorum. Saygılarımla.”
Günsel Gördağ’ın mektubu Isparta’dan. Oğlu
Kadir Gürdağ’ın hayalini kurduğu astsubaylık
okulundan mezun olduğunu, darbe sırasında okulun tatil olduğunu ve
kendisinin yanında olduğunu belirtiyor:
“Oğlumun darbe ve FETÖ ile ilgisi olmayıp mağdur
duruma düşürülmüştür. OHAL’den dolayı mağdur.
OHAL Komisyonu’na başvuramıyor. Damgalı diplomalarla
işe girip çalışamıyor. Hiçbir işveren çocuğuma iş
vermiyor. Sizden bir anne olarak bizlerin, araştırılması
soruşturulmasını istiyorum. Allah her şeyi affeder,
kul hakkını affetmez!”
Hakime İri de Isparta’dan. Oğlunun okuduğu
Havaastsubay Meslek Yüksekokulu’nun KHK’yle kapatılması nedeniyle
eğitim-öğretim hayatının sona erdiğini söylüyor. Hakime Hanım, 15
Temmuz gecesi, oğlu ve bütün ailesiyle Antalya Elmalı’da düğünde
olduklarını, eşinin yıllarca komando birliklerinde terör
örgütleriyle mücadele ettiğini anlatıyor. Onun da dileği aynı:
“Bizi araştırın, soruşturun.”
Müteahhitlik harcaması 30 milyara
dayandı
Türkiye, 3. çeyrekte yüzde 11.1 büyüdü. İktisatçılar bunun coşkuyla
hissedilmeyişini sorguluyor haklı olarak. Yanı sıra bu büyümenin
inşaata dayalı olduğu yorumları yapılırken, bir “pozitif”
haber de bütçeden geldi. Kasım ayı rakamlarına göre bütçe, 8.5
milyar TL fazla verdi. Faiz dışı fazla ise 13.6 milyar TL olarak
açıklandı. Şimdi biz de başka bir rakam verelim ve büyüme ile bütçe
fazlasına bir de buradan bakalım. O
rakam müteahhitlik giderleri.
Devletimiz kasım ayında, tam 4 milyar 174 milyon TL müteahhitlik
harcaması yaptı. Bu tutar bir önceki yılın kasımında 3 milyar 627
milyon TL’ydi. Kasım rakamıyla 11 aylık müteahhitlik harcaması 29
milyar 751 milyon TL’ye ulaştı. Aslan payı 10 milyar TL’yle yol
müteahhitlerinin. Hani şu bol bol davet yöntemiyle yapılan duble
yol ihalelerinde.
2.6 milyar hangi kiraya
yetecek
Kıt kaynakları hoyratça tüketen bir başka alan şehir hastaneleri.
Üstelik şehir