Yatırım yapacak şirketlere mart ayında verilen teşvik belgeleri
açıklandı.
Mart ayı teşviklerini, AKP’nin referandumdan hemen önceki icraatı
olarak okuyabiliriz. Önce teşvik belgesi alan şirketlere yatırım
yapacağı için tanınan olanaklara göz atalım:
Yüksek oranlı KDV indirimleri, bazen tamamen istisna, 7-10 yıl
boyunca, işçinin sigorta primini devletin ödemesi, firmanın
bankadan alacağı krediye faiz desteği (faizi de devlet ödüyor).
Teşvik belgesi verilen firma sayısı 686. Bu firmaların toplam
yatırım tutarı ise 9.4 milyar TL civarında. Resmi Gazete’ye göre bu
yatırımlar için 19 bin 63 kişi istihdam edilecekmiş. Teşvikli
projelere mercek tuttuğumuzda ilk sırada 226 projeyle enerjinin,
ikinci sırayı da 90 projeyle eğitim alanının geldiğini
görüyoruz.
İlan edilen projelerde Türkiye’nin dört bir yanında
kurulacak 90 yeni eğitim kurumu, 60 bin 260 öğrenci kapasitesine
karşılık geliyor. KDV istisnası, faiz desteği, vergi
indirimi, sigorta prim desteği sağlanacak bu projelerde eğitim
politikasının nasıl şekilleneceğini bir soru işareti olarak buraya
not düşelim. Tarihi yeniden şekillendirme niyeti altında 23 Nisan’a
karşı anma olarak tartıştırılan Kut’ül Ammare, yeniden ısıtılmışken
hele.
Hazine 250 milyon dolar mı sattı?
Hazine, Ziraat Bankası aracılığıyla 250 milyon dolar döviz sattı
mı?
Bu kayda değer soru CHP İzmir
Milletvekili Aytun Çıray’dan
geliyor.
Çıray, referandum öncesi hükümetin döviz piyasasına müdahale ettiği
kuşkusunu taşıyor. Ve bu amaçla da Başbakan
Yardımcısı Mehmet Şimşek’in
yanıtlaması istemiyle, söz konusu soruyu içeren bir önerge
verdi.
Malum Hazine, işlemlerini Merkez Bankası aracılığıyla yapıyor.
Diğer yandan da Ziraat Bankası, Merkez Bankası’nın olmadığı
yerlerde muhabir banka olarak görev yapabiliyor. Ziraat Bankası’nın
OHAL KHK’si ile Türkiye Varlık Fonu’na devredildiğini anımsatalım.
Çıray, “Eğer Hazine 250 milyon doları
sattıysa Merkez Bankası’nın yasal ve teknik altyapısı
yeterliyken, neden aracı olarak Ziraat Bankası
kullanıldı” diyor ve devam ediyor:
- Bu işlem bir defalık mı yapılmıştır? Bir defalık değilse hükümet
döviz piyasasına müdahale mi etmektedir?