Dr. Bülent Şık, gıda mühendisi. Beş gün öncesine dek Akdeniz
Üniversitesi’nde öğretim üyesiydi. Son KHK ile ihraç edildi.
Gıda Güvenliği ve Tarımsal Araştırmalar Merkezi’nin kuruluşunda
emeği büyük olan Şık’ın “suçu”, Barış Bildirisi’ne imza atmak.
İhraca cevabı şöyle:
“Barış bildirisine imza atmakla, Ergene veya Dilovası’nda yaşayan
insanların yediği gıdalarla kanser yapıcı kimyasallara maruz kalıp
kalmadıklarının araştırılması işi arasında, benim açımdan hiçbir
fark yoktur. Her ikisi de kamu yararını, bu toplumun sağlığı ve
esenliğini korumak adına yapılmıştır.”
Şık, hikâyesini bianet’e yazdı. Biliriz, şahsi hikâyeler bazen
memleket gerçeğinin ta kendisidir. O yazıda “sessizliğin
şiddeti”nden bahsediyor. Şiddetin sadece devletten gelmediğini;
dile, gündelik hayata, politik tutumlara sinen toplumsal şiddetin
varlığına işaret ediyor. Ülke sorunlarına dair okuyup yazan onca
akademisyen varken, niye “bazılarının” ihraç edildiği sorusunu tam
da buradan yanıtlıyor. “Devlet ile vatandaşı arasındaki sessizlik
anlaşmasını çiğnememiz, dile getirilmemesi gereken bir konuda söz
söylemiş olmamızdır. Bu ülkede gerek geçmişte gerekse günümüzde
devlet şiddetiyle mağdur edilmiş insanlar hakkında bir söz
söylüyorsanız; resmi söylemin dışına çıkıp geçmişin acıları ile
yüzleşmekten, geçmişle barışmaktan ya da barış dolu bir geleceğin
mümkün olduğundan söz ediyorsanız başınızın derde gireceği kesin
gibidir.”
Bakanlık neden açıklamıyor?
Şık, kanser vakalarının en sık görüldüğü Ergene Nehri havzası ile
Kocaeli Dilovası bölgesinin kanserojen madde kirlilik haritasının
çıkarılmasını amaçlayan Sağlık Bakanlığı araştırma projesinde yer
aldı.
Bölgede yetişen gıdalardan alınan binlerce örnek üzerinden on
binlerce analizi işini organize etti. “Kocaeli, Antalya ve Ergene
Havzası İllerinde (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) Yetiştirilen
Gıdalarda ve Sularda Çevresel Kirleticilerin Belirlenmesi” başlıklı
proje bitti. Şık, çalışmanın bütün bulguları hakkında açıklama
yetkisinin Sağlık Bakanlığı’nda olduğunu söylüyor. “Etik kodları
çiğnememe adına detayları açıklamayacağını ancak halk sağlığı
açısından çok önemli bulgular olduğunu” söylüyor.
Sebep şirketleri korumak mı?
Halk sağlığı adına Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a buradan hemen
soralım.
Bu kapsamlı araştırmanın sonuçlarını açıklamayı düşünüyor
musunuz?
Araştırma sonuçlarının bugüne dek açıklanmamasının nedenleri tam
olarak nelerdir? Bölgede faaliyet gösteren sanayi kuruluşları,
sorumluluklarını yerine getirmesi konusunda uyarıldı, gerekli
yaptırımlar uygulanmış mıdır?