Sabiha Gökçen Havalimanı’nın yıllardır bitirilemeyen bir “ikinci pist” meselesi var. 7 yıldır “bitti, bitiyor” diye millet oyalanıyor. Oyalama sürerken, çatlaklar, göçmeler, çökmeler birbirini kovalıyor. Aksilikler çıktıkça da sorumlusu bizmişiz gibi Ulaştırma Bakanlığı ihale üstüne ihale yapıyor. Müteahhitlik firmalarına aktarılan milyarların hesabı sorulamıyor.
Ama bu durum yeni gelişmeyi duyurmaya engel değil. Bugün ihaleye doymayan Sabiha Gökçen 2. pistiyle ilgili son ihaleyi anlatacağım. Öncesinde meselenin can alıcı noktasını hatırlatalım: Havaalanı/şirket akrabalığı ve çıkar çatışması.
Biraz açalım…
Yılan hikayesine dönen ikinci pistte ilk ihaleyi YSE, sonra ikinci kısım ihalesini Makyol almıştı. Makyol, Sabiha Gökçen’in bir numaralı rakibi İstanbul Havalimanı’nı işleten İGA A.Ş.’nin dört ortağından biriydi.
Bir yandan yolcu garantili İGA Havalimanı’nı işletirken, diğer yandan rakip konumdaki Sabiha Gökçen’de artan yoğunluğa çare olacak ikinci pisti yapacaktı yani. Çıkarların çatışması olgusuna tipik örnek. Ve bu durum sektörde ikinci pistinin yılan hikayesine dönmesinin asıl nedeni olarak...