Kanunları gerçekten yasama organı, yani millet iradesi mi yapar?
Yoksa -ekonomiyle ilgili bazı yasalardaki gibi- çıkar odakları, servetlerine dair ihtiyaçlarını, siyasetçi ahbapları yardımıyla kanun formuna sokarlar da yasama organı bir onay makamı mı olur?
TBMM’nin işleyişini bilen, yakından izleyen birçok kişi yukarıda sorduğum bu konuyu fikir olarak aklından geçirmiştir.
Başlıktaki “Kanunları kimler yapar” ifadesi, hukukçu Özgür Erbaş’ın şehir hastaneleri gerçeğini anlattığı kitabının (Altı Kaval Üstü Şişhane) bölüm başlığının adı.
O bölümde tam da bu sorunun cevabını veren ibretlik bir tutanağı alıntılar Erbaş. Zamanın Fazilet Parti milletvekili Veysel Candan’ın, uluslararası tahkimi getiren yasal düzenleme sırasında TBMM’de ne söylediğine bakalım:
“Bakın aslında Tahkim Kanunu’nu biz çıkarmıyoruz. Bu Meclis çıkarmıyor; birileri bizim önümüze getiriyor –bakın, o enerji ihalelerinin bir maddesi ne diyor: ‘Ülkemizde lehte ve aleyhte hukuki düzenlemeler, enerji sözleşmelerine yansıtılır.’ Yani diyor ki: ‘Tahkimin geleceğini biz biliyoruz.’ Bu cümlenin altında bu yatar.” (13...