Son haftalarda kömür üzerinden yürüyen bir
hükümet propagandası var. İçinde bol bol müjde, rekor kelimeleri
geçiyor.
2018, kömürün altın yılı olacakmış. Yerli
kömürde rekorlar kırılacakmış. Vs. vs. ...
Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) yıllardır
yeni işçi alınmaz, yatırım yapılmazken bu rekorlar nasıl kırılacak
diye insan merak ediyor tabii.
Maden işçisi kendisini ocağa kilitleyince, AKP,
kömür sahalarının bölünüp parçalanmasına dair maddeden vazgeçti
malum. Bu vazgeçiş pek ikna edici görünmedi. Arka planında geçen
yıl zaten hazırlanmış bir başka özelleştirme planının yer aldığı
belirtiliyor.
CHP Bartın Milletvekili M.
Rıza Yalçınkaya geçen gün TBMM
Genel Kurulu’nda can alıcı bilgiler verdi.
“Gözümüz gibi korumamız lazım” dediği
TTK’ye bağlı Amasra B sahasını 2005’te alan 20 yılda 56 milyon ton
kömür çıkarma taahhüdü verdiği halde taahhüdüne uymayan “bir
firmadan” söz etti.
Mezarlığa el
atmak
Bu firmanın kömür çıkarmak yerine, kurmak
istediği termik santral için sürekli çalıştığını, hükümetin hesap
sormak bir yana sürekli arka çıktığını anlattı.
Yalçınkaya, “firmaya yapılan son
güzelliği” ise şöyle aktardı:
“Amasra ilçesinin Gömü ve Tarlaağzı
köylerinde yaşayan vatandaşlara ait taşınmazlar
kamulaştırılmış, Bakanlık da kamu yararı iddiasıyla
onaylamıştır. Neden yapıldığı bilinmeyen bu işlemle,
yıllardır köylerinde oturan insanların taşınmazlarına
el atılmış, üstelik bu alana mezarlık da dahil
edilmiştir.”
Evet mezarlık, yanlış okumadınız. Yalçınkaya,
TTK’nin o bölgede hiçbir yatırım faaliyeti çalışması olmadığını
vurgulayıp sordu: “Vatandaşın elinden taşınmazını
almak kime yarayacak? TTK’ye mi, yoksa termik
santralı kuracak firmaya mı?”
Biz Enerji Bakanlığı’na daha açık soralım: Gömü
ve Tarlaağzı’nda yaşayan köylülerin taşınmazlarına, mezarlık
alanını da içine alacak şekilde kimin için el koydunuz? Hattat
Holding bünyesindeki Hema için olabilir mi?
16 Nisan’da başka ne
olmuştu?
CHP İstanbul Milletvekili İlhan
Cihaner, evvelsi gün TBMM’de soru önergesi
verdi.
Önerge, Bayburt Grup hakkında. Cihaner, grup
şirketlerinin ihalelerde birlikte hareket ettiği, gerekli koşulları
karşılamadığı, iş bitirme belgelerinin sahteliği gibi iddiaları
hatırlatıyor.
Başbakan Binali Yıldırım’ın
yanıtlaması istemiyle yöneltilen soruların bir kısmı, değişik
vesilelerle gündeme getirdiğimiz 21/b’yle, yani pazarlık usulü
ihalelerle ilgili. Bugüne dek rastlamadığımız farklı konular da yer
alıyor önerge metninde. Özetle aktaralım:
- Anılan şirketin, ihale yeterlilik
belgelerinin sahte olduğu yönünde Ankara Cumhuriyet
Savcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında
bilirkişi raporları olduğu doğru mudur?
- Ankara Yıldız Mahallesi’nde 16 Nisan 2017
tarihinde meydana gelen ve (birisi olaylarla ilgisi olmayan 18
yaşında bir lise öğrencisi) üç kişinin yaşamını yitirdiği
çatışmanın da adı geçen firmaların yasal olmayan işleri nedeniyle
meydana geldiği iddia edilmektedir. Nitekim Ankara Valisi Sayın
Topaca basın açıklamasında “... parasal bazı
ilişkiler, ihale işleri bağlantılı olduğunu kuvvetle
muhtemel tahmin ediyoruz” demiştir. Bu çatışma ile
söz konusu ihaleler arasındaki bağ araştırılmış mıdır?
Cihaner’in son sözü, devlet kurumlarının
giderek yaygınlaşan, şirket çıkarlarına öncelik verir tarzdaki
“ticari sır” cevabına dair:
Sorulan sorulara “ticari sır” diye
cevap vermeyecekseniz, vatandaşların vergilerinin “nereye ve ne
şekilde harcandığını” gizlemeyi demokrasi, şeffaflık ve
yolsuzlukla mücadelede tarafı olduğumuz sözleşmelerle nasıl
bağdaştırıyorsunuz?
Etlik Şehir Hastanesi yıka yıka
Yenimahalle’de oturan bir okurumdan e-posta
aldım. Halil Sezai Erkut Caddesi kenarındaki yürüme yolunda düzenli
yürüyüş yapıyor.
Yapımı süren Etlik Şehir Hastanesi de bu
caddenin güneyine düşüyor. Okurum (N.P.) sürekli
sac levha ve dikenli tellerle sınır büyütüldüğünü
belirtmiş.
İki gün önce de yürüme yolu kenarındaki yeşil
alana demir direkler dikildiğini ifade ediyor. Dile kolay, 3566
yataklık bir hastaneden bahsediyoruz.
Türkerler-Astaldi’nin yaptığı Etlik Şehir
Hastanesi’ndeki bu ölçek, uygar devletlerde artık terk edilmiş.
Büyük altyapı ve büyük binaları otoriter yönetimlerin tercih etmesi
boşuna değil.
Devreye alındığında kent merkezindeki altı
hastanenin kapatılacağı Etlik Şehir Hastanesi’nin inşaatı semt
sakinlerinin yaşam alanlarında rahatsızlık yaratıyor.
Çankaya’nın kaldırımları