Başbakan Binali Yıldırım’ın
açıkladığı seçim paketinin verdiği ilk mesaj, AKP’nin 24 Haziran
seçimleri konusunda endişeli olduğudur.
Afrin harekâtını ve harekâtı takiben ilan edilen Cumhur İttifakı’nı
içine alan sürecin, iktidar partisine yüzde 51 garantisi vermediği
konuşuluyordu.
Dayatma seçim takvimiyle birlikte de İYİ Parti’nin seçimlerde yer
almasında kuşku algısı yaratacak prosedürel engeller, bunun CHP
hamlesiyle aşılmasıyla da önceki Cumhurbaşkanı
Gül’e “gönderilen” ziyaretçiler bu endişeyi
enikonu görünür kıldı.
Son olarak da bütçe kaynaklarının 90’lı yılları hatırlatır tarzda
saçılmasıyla sonuçlanacak malum paket, AKP’nin iktidar kaybetme
endişesinin bir korkuya dönüştüğünü belgeliyor.
O kadar ki, yanlış rakamlar telaffuz edecek/ettirtecek kadar.
Hangi 24 milyar?
Başbakan Yıldırım, emekliden esnafa, çiftçiden üniversite
öğrencisine dek milyonlarca “seçmen”in cüzdanına doğrudan etki eden
paketin, bütçeye maliyetinin 24 milyar TL olduğunu söyledi. Ne var
ki, paketin af, yapılandırma, indirim, borç silme, aylık artışı
gibi birbirinden farklı unsurlarını toplu olarak dikkate
aldığımızda, bu rakam gerçek durumu yansıtmıyor.
Başbakanların toplumu bilerek yanıltmayacağı varsayımından
hareketle açıklanan rakamın yanlış olduğunu vurgulayalım ve
rakamlarla açmaya çalışalım. Sadece emekli parası 23
milyar
Upuzun liste bir yanda dursun. Sadece “Emeklilere her yıl Ramazan
Bayramı ve Kurban Bayramı öncesi olmak üzere biner TL ikramiye”
vaadi bile bizi paketin açıklanan toplam maliyetine epeyce
yaklaştırıyor.