Sayıştay’ın 2014 yılı denetim raporlarına Toplu Konut İdaresi
(TOKİ) ile devam ediyoruz.
Henüz Meclis’te tartışılmayan Sayıştay’ın 2014 TOKİ raporu,
bürokrasi ve ihale mevzuatı açısından ayrıcalıklı bir konumda
bulunan kurumun, büyük bir fotoğrafını çekmiş.
Önce temel verileri paylaşıp ardından rapordaki TOKİ’ye “borç
takan” kurumları aktaracağız.
- Geçen yıl 7 milyar TL brüt satış hasıtalı elde eden TOKİ’nin net
geliri 4 milyar TL. Bu rakam, önceki döneme göre yüzde 43.4 artışa
karşılık geliyor. Gelirin yüzde 90’ı satıştan elde
edilmiş.
7 milyar TL’lik brüt satışın 2.8 milyar TL’si konut ve işyeri
satışından, 3.3 milyar TL’si arsa satışından, 578.2 milyon TL’si de
gelir paylaşımı esaslı satıştan oluşuyor.
2023’e kadar ortaya çıkacak 6 milyon adet konut ihtiyacının
dağılımı şöyle:
- 3.8 milyonu nüfus artışı, hızlı kentleşme
- 1.8 milyon adedi kentsel dönüşüm ve afet kaynaklı
- 450 bin adedi yenileme.
Geç teslim tazminatı
TOKİ’nin mahkemelik olduğu davaların büyük bölümünü, alıcıların
açtığı “geç teslim”dosyaları oluşturuyor.
- 130.1 milyonTL: Geç teslim nedeniyle açılan
davalar en yüksek düzeyine 2011’de ulaşmış: 10 bin 062.
Yapılan iyileştirici düzenlemeler ile dava sayısı azalmış. Ancak
raporda, açılan davaların yüzde 98’inin TOKİ aleyhine sonuçlandığı
vurgulanıyor. Ve dava sayısı gerilemesine karşın, ödenecek
tazminatın artacağı belirtiliyor.
2010 yılında 20.7 milyon TL geç teslim tazminatı ödeyen TOKİ’nin
toplam tazminat yükümlülüğü; 2011’de 54.4 milyon TL, 2012 yılında
35.4 milyon TL, 2013 yılında 13.8 milyon TL, 2014 yılında 5.8
milyon TL olmak üzere toplam 130.1 milyon TL’ye ulaşıyor.