Dünkü Resmi Gazete’de “muhtaçlar” ile ilgili bir Bakanlar Kurulu
kararnamesi yayımlandı. Muhtaç ailelere ısınma amaçlı kömür yardımı
öngören bu düzenleme 81 ilde milyonlarca eve, 500’er kg kömürün
bedelsiz dağıtımını sağlayacak.
Türkiye’yi 16 yıldır AKP yönetiyor.
“Muhtaçlık” bu uzun zamanda bitmek bir yana çoğalırken iktidarın
değişmemesinin izahı tek: AKP için yoksulluğun bitirilmesi değil
sürdürülebilir ve yönetilebilir olması önemli. Bu tercih, iktidar
aygıtlarına, bürokrasi ilişkilerine ve mevzuatın kullanılma ve
uygulanma biçimlerine baktığımızda apaçık görünüyor.
Böyle olmasa 2000’li yılların başında vergi rekortmeni listesinde
üst sıralarda yer alan bir kamu kurumu olan Türkiye Kömür
İşletmeleri (TKİ) her yıl artan görev zararlarıyla boğuşmak zorunda
kalmazdı.
Böyle olmasa TKİ ve TTK’nin görev zararları büyürken, onların
kiracısı konumundaki özel kömür şirketleri (ki, çoğu da işçileri
önlem almadan yerin altına indiriyor) devlet eliyle, yoksullara
bedava dağıtılacak kömür satın alınarak zenginleştirilmezdi.
Eğer muhtaçlara kömür dağıtımı, yoksulluğu yönetmek değil de sosyal
politika aracı olsaydı, partili müteahhitlere bütçe kaynaklarından
yarışmasız, kuralsız ihale vermek üzere sistem kurulmazdı.
(Dünkü yazım üzerine gelen bir okur mesajında, 10 bin nüfuslu
ilçesindeki genç müteahhidin Passat’a bindiği yazıyordu.)
*** Muhtaçlara kömür dağıtımı,
muhtaçlara kömür dağıtımından fazlasını ifade ediyor.
Yukarıdan aşağıya doğru lütfeden el, ülke geneline yayıldıkça,
verme işi devamlılık kazanınca minnet ve şükür ilişkisi de sürekli
kılınmış oluyor.
(Bakanla...