Konuya öncelikle Menteşe Adaları (İstanbulya, Rodos, Herke, Kerpe, Kaşot, İleki, İncirli, Kelemez, Leryoz, Batnoz, Lipso, Sömbeki, İstanköy adaları) ve Meis ile Kıbrıs’ın kısa egemenlik tarihçesini anlatarak girmek sanıyorum yerinde olacaktır.
Menteşe Adaları, Meis ve Kıbrıs elimizden nasıl çıktı?
Türk-İtalyan Savaşı 18 Ekim 1912 tarihinde İsviçre’deki Lozan kentinin Ouchy semtinde imzalanan ve “Ouchy (Uşi) Antlaşması” ya da “Birinci Lozan Antlaşması” olarak bilinen anlaşma ile sona erdi. Buna göre Osmanlı Devleti Libya’daki askerlerini geri çekecek, bölge özel bir statüye konulacak, karşılığında İtalyanlar da işgal ettikleri On İki Adalar’ı geri verecekti. Ancak İtalyanlar Trablus’daki mahalli güçlerin arasında hâlâ bazı Osmanlı subayları bulunduğu bahanesiyle bu adaları bırakmadılar.
Birinci Dünya Savaşı patlak verdi ve On İki Adalar’da İtalyan işgali devam etti.
1922 yılında ise Yunanistan’ın Anadolu’da kesin olarak yenilmesi ve
Mudanya Ateşkes Görüşmeleri sırasında İtalya bu adaların kendi
toprağı olduğunu ilan etmiştir.
Yani Lozan Barış Konferansı’nın başladığı 20 Kasım 1922’de bu adalar İtalya’nın kontrolü altındaydı. Diğer yandan Lozan Barış Konferansı’nın görüşmelerine katılan Türk heyetine verilen talimat dizisinin 10. maddesinde “Adalar Denizi’nde Türkiye’ye yakın olan adaların Türkiye’ye bırakılmasının sağlanması” bulunmaktaydı.