Kültüre, sanata, edebiyata o kadar uzağız ki… Bunlar olmaksızın kendimiz olabilir miyiz? Varlık iddia edebilir miyiz? İddia etmek mümkün, var olmak ise imkânsız! Türkiye Yazarlar Birliği şu günlerde 10. İstanbul Edebiyat Festivali’ni, namı diğer “Edebiyat Mevsimi” faaliyetini gerçekleştiriyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Dairesi’nin desteği ile TYB İstanbul Şubesi’nin düzenlediği 10. İstanbul Edebiyat Festivali bir haftalık ve yüzden fazla katılımcısı olan bir faaliyet. Şiirimizin, hikâyemizin, romanımızın, denememizin… harmanlandığı, yaşayan edebiyatçılarımızın cem olduğu günlerdeyiz. “Tasarruf tedbirleri” kılıcının her şeyi kestiği bir dönemde İstanbul’da böyle bir güzelliğin yolunu açanları alkışlamak gerekir. Son zamanlarda hep yerlilikten millilikten dem vuruluyor ya; yerlilik de millilik de gelenekle olur. Sıfır (0) kültürle, köksüz sanat ve edebiyatla yerlilik de millilik de olmaz; esasen hiçbir şey olmaz. Kültür gelenektir, edebiyat gelenektir; geleneği taşıyan unsurlar üzerinde de hassas olmak gerekir. Gelenek bilinmezse, neyin yenilik olduğu da anlaşılmaz.