“Metal yorgunluğu” kavramının siyasî alanda kullanılmasının üzerinden bir seçim geçti. Peki yorgunluğumuz geçti mi? Cevabı müşkil bir soru! Aslında siyaset yorgunuyuz! Her şeyi siyasete yüklemenin ağır ve yıpratıcı yorgunluğu içindeyiz. Siyasetsiz iş olmaz, elbette. Kastedilen bu değil tabiî ki. Ülkenin yönetiminde siyaset kurumunu tek başına bırakmak doğru mu? “Bunu siyasî merciler istedi” diyerek işin içinden sıyrılabilir miyiz? Siyaset muhterem, âlî, yüce…onun hakkını teslim edelim. Siyasetten başka kuş tanımamak aynı şekilde ihtiramı hak eder mi? Siyaseti güçlendiren, tahkim eden arkaplanıdır. Ne yazık ki Türkiye’de siyasetin arkaplanı gittikçe zayıflıyor, yufkalaşıyor. Siyaset ve düşünce ilişkisi ne iktidarda ne muhalefette sağlıklı işliyor. Düşünenlerin siyasette yeri yok, siyasetin fikirden talebi yok. Düstur şu: Düşünme icra et sade! Siyaset atını doludizgin sürüyor.