ALAÇATI ot festivali yapmaya başladığında Türkiye’nin hiçbir yerinde benzer bir etkinlik yoktu.
İlk yıllarda bu bölgenin insanları ilgi gösterdi.
Ama sonra Alaçatı isminin yükselmesiyle birlikte bütün Türkiye
festivali takip etmeye başladı.
En sonuncusunda Zonguldak’tan otobüs bile görmüşlüğüm var.
Bırakın otu, fırınlarda ekmek bile kalmamıştı.
***
Benzer bir öykü Ayvalık için de geçerli...
Türkiye’nin ilk zeytin hasat günlerini Ayvalık yaptı.
Zeytinyağının bu kadar popüler olmasının birkaç nedeni varsa
birincisi de Ayvalıklıların bu tanıtım günlerini ısrarla devam
ettirmeleridir.
Akdeniz, Ege tipi beslenmenin olmazsa olmazı zeytinyağı olduğu için
de zeytin ve zeytinyağına olan ilgi bir kartopu gibi büyüdü.
***
Demek ki, iyi işler ses getiriyor ve biraz da taklit ediliyor.
İlkleri yapanların sevinmeye, biraz da böbürlenmeye hakları
var.
Şimdilerde bakıyorum, ot festivallerinin sayısı bir hayli arttı,
zeytin hasadı düzenleyen bölgelerin sayısında da büyük bir artış
var.
Her şeyde olduğu gibi rekabet iyidir.
İster ot festivali yapın, ister zeytin hasadı, iyi olana ilgi hep
devam edecektir.
Bana göre Alaçatı ve Ayvalık, Türkiye’de bir farkındalık
yaratmıştır ve alkışlanmayı, takdir edilmeyi hak etmiştir.
Bir de Altınordu gerçeği var
HER fırsatta yazıyorum ama bir spor kulübümüz daha takdiri hak
ediyor.
O da Altınordu...
Biliyorsunuz, Fenerbahçe’de bir kongre yarışı var.
Aziz Yıldırım ve Ali Koç’un başkan adayı olması bekleniyor.
Her iki ismin söylediklerini de yakından takip ediyorum.
Ali Koç katıldığı bazı toplantılarda, stratejileriyle ilgili
ipuçları veriyor.
Geçenlerde yaptığı bir konuşmada Fenerbahçe’de altyapıya önem
vereceklerini söylemiş.
Bence...