EVİMİZE birden fazla gazete alınırdı. Ve ben hepsini satır satır okurdum. Gerçekten de satır satır...
En çok da köşe yazılarını...
Saint Joseph’te orta ikinci sınıftaydım. Kararımı erken vermiştim, gazeteci olacaktım.
Babamın işten dönüşünü bekler; yemeğe oturduğumuzda hepimiz o günün özetini yapardık.
Bu bizim bir geleneğimizdi.
Hiç unutmuyorum bir gece konu gazetecilikten, gazetelerden açıldı ve ben de bu fikrimi ortaya attım.
“Ben kararımı verdim, gazeteci olmak istiyorum” dedim.
Babamın ağzından çıkan o cümleyi hiç unutmadım.
“Erkin’le, Öcal’la konuşuruz. Sana gazeteciliği anlatırlar” dedi.
EVİMİZE birden fazla gazete alınırdı. Ve ben hepsini satır satır okurdum. Gerçekten de satır satır...
En çok da köşe yazılarını...
Saint Joseph’te orta ikinci sınıftaydım. Kararımı erken vermiştim, gazeteci olacaktım.
Babamın işten dönüşünü bekler; yemeğe oturduğumuzda hepimiz o günün özetini yapardık.
Bu bizim bir geleneğimizdi.
Hiç unutmuyorum bir gece konu gazetecilikten, gazetelerden açıldı ve ben de bu fikrimi ortaya attım.
“Ben kararımı verdim, gazeteci olmak istiyorum” dedim.
Babamın ağzından çıkan o cümleyi hiç unutmadım.