Elbette siyasette 24 saatin bile uzun olduğu bir ülkede
yaşıyoruz.
Ama birkaç ay öncesine göre erken seçim tartışmalarının azalacağını
düşünüyorum.
Yine de bu yıl siyasetten uzaklaşacağımız anlamına gelmez.
Baksanıza hem iktidar partisindeki, hem de ana muhalefetteki il
başkanlıkları seçimleri bir hayli çekişmeli geçiyor.
CHP genel merkezi özellikle büyükşehirlerde tek adaylı seçimlere
gidilmesini istese de; İzmir’de bu olmadı örneğin...
Aksine çok adayın ortaya çıktığı yarışı, sonuçta Aziz Kocaoğlu’nun
desteklediği Deniz Yücel kazandı.
Aydın’da da gergin bir seçimin yaşandığı söyleniyor.
Mevcut başkan Bayram İnci aday değildi ama Aydın’da da çarşaf, blok
liste tartışmaları yaşandı.
Tek aday olan Ali Çankır başkanlık koltuğuna oturdu.
Şimdi gözler İstanbul’a çevrilmiş durumda...
Uzlaşma sağlanıyorsa tek adayla seçimlere gidilmesi anlaşılabilir
ama parti içi demokrasi için de çok adaylı süreçlerden çekinmemek
gerekir.
Gerçi biz rekabeti savaş gibi algılıyoruz.
Dolayısıyla çiçek yerine karşılıklı taş atmayı tercih ediyoruz.
Rekabetin iyi bir şey olduğunu bir gün elbette öğreneceğiz.
Sonuç itibariyle seçim şimdilik zamanında, yani 2019 Mart’ında
yapılacak olmasına rağmen biz bu yılı aday adaylarının öne çıktığı,
konuşulduğu bir yıl olarak geçireceğiz.
Kocaoğlu belirleyici olacak
HER ne kadar Aziz Kocaoğlu, “Ben kimseyi desteklemiyorum” dese de;
öyle anlaşılıyor ki, İzmir il başkanlığının son dönemecinde devreye
girmiş gözüküyor.
Bunda bazı milletvekillerinin ve belediye başkanlarının kulis
yapmalarının, devrede olmalarının...