ESKİ başbakanlardan Mesut Yılmaz’ın vefat haberini alınca eskilere gittim.
Gazetecilikte 30 yılı çoktan geçtim.
Düşündüm de; ne kadar çok insanla tanışmışım, ne kadar çok olaya
tanıklık etmişim.
Gitmediğim şehir kalmamış.
Türkiye’nin çok hareketli, ilginç ve çok farklı geçen 80’li, 90’lı
ve elbette 2000’li yıllarına tanıklık etmişim.
Bazı olayların da içinde yaşayarak görmüşüm.
Gazetecilik yapınca, üstüne yönetici kimliği de giyince ister
istemez siyasetten kaçamıyorsunuz.
Siyasetin tam da göbeğinde oluyorsunuz.
Türkiye gibi siyasetin günlük hayata etki ettiği ülkelerde bu
kaçınılmaz oluyor.
Mesut Yılmaz ile ilk tanıştığım gün aklımda...
Turgut Özal İzmir’e gelmiş, otobüsle şehir turu yapıyordu.
Karşıyaka çarşısının önünde büyük bir kalabalık birikmişti.
Özal, otobüsü durdurdu, aşağı indi.
Karşıyaka taraftarı Özal’a kulübün atkısını verdi, o da boynuna
sardı.