UBER’in sürücüsüz aracı ya Türkiye sokaklarında dolaşsaydı, olabilecekleri düşünebiliyor musunuz?
İnanın ben düşünemiyorum.
Neden böyle düşünüyorum biliyor musunuz?
Önceki gün Uber’den bir açıklama geldi.
Biliyorsunuz; son haftaların en popüler konularının başında geliyor
bu konu...
Taksicilerle Uber’ciler arasında büyük bir kavga yaşanıyor.
Özel otomobil sahiplerinin mobil uygulama aracılığıyla taksicilik
yapmasına imkan sağlayan Uber’in sürücüsüz araçlarından biri,
ABD’de bir bisikletiyle yaya geçidinin dışından karşıya geçen bir
kadına çarparak ölümüne neden oldu.
Tabii bu son dönemde insansız araçlarla ilgili tartışmaları da
alevlendirdi.
Dikkatinizi çekerim; araç yaya geçidinin dışında bir bisikletliye
çarparak ölümüne neden oluyor.
Çünkü araç trafikte herkesin kurallara uyması üzerine
programlanmış.
“Yaya geçidinden geçilecek” deniyorsa yaya geçidinden
geçilecek.
“Otobanda 120’yi geçemezsin” deniyorsa; 120’yi geçemezsin.
“Kırmızı ışıkta durulur” deniyorsa; kırmızı ışıkta durulur.
O yüzden bu haberi okuyunca, Türkiye’deki trafik keşmekeşi aklıma
geldi.
Bizde öylesine kötü araba kullanılıyor ki, ne kurallara uyan var,
ne de bir başkasına saygı...
Zaten sinyal kullanan neredeyse yok, sanki kimin sağa, kimin sola
döneceğini biliyormuşum gibi...
Direksiyon başında selfie yapanlar mı yok; instagram, facebook
canlı yayın yapanlar mı?
Mesajlaşanlar bile var.
Gözümle görüyorum.
Ve inanın çok korkuyorum.
O yüzden Uber’ciler, Google’cular, Tesla’cılar testlerini,
programlarını kendilerine göre yapsınlar.
Bizim trafikte uygulamak isterlerse çok insan telef olur.